banner4
26.06.2023, 11:13

KAFKASYA VE KAFKASYA’DA YAŞAYAN TÜRK TOPLULUKLARI

Kafkasya, Karadeniz ve Hazar Denizi arasında yer alan, Avrupa ve Asya’nın sınırında bulunan bölgenin ismidir. Kafkas Sıradağlarında Avrupa'nın en yüksek dağı olan ve Kafkas Halklarının ve sözlü edebiyatını da oluşturan Elbrus Dağı bu bölgede bulunmaktadır. Kafkasya bölgesi siyasi ve coğrafi olarak Kuzey Kafkasya ve 

Güney Kafkasya olmak üzere ikiye ayrılır. 

Güney Kafkasya, bağımsız ve egemen devletlerden (Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan) oluşmaktadır. 

Kuzey Kafkasya ise Rusya içinde bulunur ve bölge 7 ayrı Özerk Cumhuriyet (Dağıstan, Çeçenistan, Karaçay-Çerkesya, Kabartay-Balkarya, Kuzey Osetya, Adigey, İnguşya) ve il statüsünde olan Krasnodar Kray ve Stavropol Kray bölgeleri yer almaktadır.

1- AHISKA TÜRKLERİ

1578 yılından 1828 Rus işgâline kadar Anadolu’dan bölgeye yerleştirilen ve Anadolu Türklüğü’nün ayrılmaz bir parçası olan Ahıska Türkleri’nin asıl vatanı bugünkü Gürcistan Cumhuriyeti’nin toprakları içinde kalan ve Türkiye ile komşu olan Ahıska, Ahılkelek, Aspinza, Adıgen ve Bogdanovka vilâyetleridir. Buraya yerleşen Türkler’e Ahıska Türkleri denmesinin sebebi ise bu vilâyetleri içine alan bölgenin coğrafî isminin Ahıska olmasından ileri gelmektedir.

Bir başka kaynakta, Ahıska Türkleri, Gürcistan’ın güneybatı ucunda, merkezi Ahıska (Ahaltsihe) olan Mesheti bölgesinde yaşayan Müslüman Türk nüfusa 20. yüzyılın ikinci yarısında verilen addır. Bölgenin adından dolayı Meshet Türkleri ya da Mesket Türkleri ve Türkçede bölgenin adının olarak da adlandırılmaktadır. Bu farklı adlandırmalar "Ahıska Türk'ü" terimi ise 1860’lardan bu yana kullanılmaktadır.

Son 70 yılda 3 defa sürgüne uğrayan ve 1944 yılında kanlı diktatör Stalin’in hışmına uğrayarak sürgüne tâbi tutulan bir Türk grubu da Ahıska Türkleridir. Ahıska Türkleri bu kanlı sürgünde SSCB’nin birçok bölgelerine dağılmışlar ve binlerce şehit vermişlerdir.

Gürcistan'daki Ahaltsihe kentinin Türkçedeki adından geliştirilen "Ahıska" (Osmanlı döneminde Ahısha) terimi, “Ahıska Türk'ü” bağlamında muğlak bir kullanıma sahiptir. Bazen sadece Ahıska kenti ve çevresi, bazen tarihsel Mesheti bölgesi, bazen Mesheti bölgesini de aşan daha geniş bir coğrafyayı tanımlamak için kullanıldığı görülmektedir. Bundan dolayı "Ahıska Türk'ü" yerine "Mesket Türk'ü" hatta "Misket Türk'ü" bile denmektedir

Gürcistan’da ancak Gürcü adı almak şartı ile ülkeye kabul ettikleri Ahıska Türkleri bugün 13 cumhuriyetin 4.264 değişik bölgelerinde yaşamaktadırlar.

Rusya Federasyonu’nun 28 yerleşim biriminde 70.000, Kazakistan’da 145.000, Azerbaycan’da 106.000, Kırgızistan’da 57.000, Özbekistan’da 30.000, Ukrayna’da 18.000, Türkiye’de 200.000, çeşitli ülkelerde 3.000 olmak üzere 629.000 Ahıska Türk’ü yaşamaktadır.

Bugün Kazakistan, Rusya, Ukrayna, Azerbaycan ve Türkiye’de birçok dernek ve vakıfları bulunmaktadır.

2- KUMUK TÜRKLERİ

Kafkasya’yı vatan edinen Türkler arasında nüfus bakımından Azerbaycan Türklerinden sonra ikinci sırayı alan “Kumuk” Türkleridir. 

Kumuklar özellikle Dağıstan Cumhuriyeti’nin “Kumukiye”, “Türk Şahvallığı” olarak bilinen doğu bölgesinde yaşamaktadırlar. 

Bölgenin toplam yüzölçümü 12.000 km2’den fazladır. Ayrıca Mahaçkale, Buynak, İzberbaş, Kaykent, Kaytak, Kızılyurt, Hasanyurt, Babayurt, Kızılyar gibi şehirlerde Kumuklar yerleşik olarak yaşamaktadır.

1992 yılında yapılan nüfus sayımına göre, Kumuklar’ın sayısı 300.000’in üzerindedir. Bunun dışında dünyada 500.000’den fazla Kumuk yaşamaktadır. Türkiye’de ise 13 Kumuk köyü bulunmaktadır.

1944 yılında Stalin’in gazabından Kumuklar da kurtulamamış, Kumuk lehçesinde eğitim veren okullar başta olmak üzere, bütün millî kuruluşlar kapatılmıştır. 

Sovyetler Birliği döneminde 1920-1953 yılları arasında millî benliğe sahip çıkan aydınlar yok edilmiş, 1964-1980 dönemlerinde ise sürgün, görevden alma ve hapis cezalarına çarptırılmışlardır.

Bütün bu olaylar Kumuk Türkleri’nin mücadele hızını kesmemiş, Kumuk halkı 1989-1993 yılları arasındaki dönemde toplumsal-siyasal hareketin en etkili kuruluşlarından biri olan Kumuk Halk Hareketi “Tenglik”i Dağıstan’da kurmuştur.

Son zamanlarda Kumuk Halk Hareketi liderinin olumsuz tutumu üzerine “Kumuk Toplumunun Sürgün Edilen Dağıstan Ahalisini Savunma Komitesi-ANCİ” ile aralarında sürtüşmeler meydana gelmiştir. 

Dağıstan Parlâmentosu’nda 16 Kumuk milletvekili bulunmaktadır. Başbakan Yardımcısı Kumuk Türkü olup, Dağıstan Cumhuriyeti’nde etkisiz görülmektedirler.

3- NOGAY TÜRKLERİ

Türkler’in en tanınmış boylarındandır. 1391 yılında devlet kuran Nogaylar 600 yıl bölgede hüküm sürmüşlerdir. Rus işgali ile birlikte 300 bin Nogay Türkiye’ye göç etmiştir. 

Büyük kısmı Kafkasya’da Kuzey Dağıstan, Volga Nehri güney boyları, Stavropolsk Vilâyeti ile Karaçay-Çerkez Cumhuriyetinde yaşamaktadırlar. Kırım ve Romanya’da da Nogaylar bulunmaktadır. Nüfusu 100.000’in üzerinde ve Müslüman Türklerdir.

Siyasî kavim adı olan Nogay adı Cengiz Han’ın torunu Nogay Han’dan gelmektedir. Büyükçe bir Türk topluluğu bu ad altında toplanmıştır. Terek havzasında yaşayanlara Ak Nogay denmektedir.

Geniş bir alana yayılan Nogaylar, Dağıstan ve Rusya Federasyonu’nda birçok birlik kurmuşlardır. Dağıstan’da Balbek Hacıbayramoğlı’nun başında olduğu Nogay Halk Hareketi, bağımsızlık yanlısı mücadelesini sürdürürken, Rusya Federasyonu Arkonon’daki “Nogay Millî Kültür Cemaati” de Mahmut Abdurrahman liderliğinde faaliyetlerini sürdürmektedir.

4- KAFKAS TÜRKMENLERİ

Stavropol Türkmenleri de denilen bu Türk topluluğu XVII. yüzyılda Türkmenlerden ayrılıp Kafkasya’ya yerleşmişlerdir. Kuzey Kafkasya’da Stavropol-Ordzhonikidze şehirleri arasında yaşamaktadırlar.

5- DERBENT TÜRKMENLERİ

Derbent, Kuzey Kafkasya’da Hazar Denizi ile Kafkas Dağları arasında üç kilometrelik dar bir arazi şeridindeki konumlanmış, tüm Kafkasya bölgesi için stratejik bir bölgedir. 

Dağıstan Cumhuriyeti sınırları içerisinde ve nüfusları 70 bin civarındadır.

6- KARAPAPAK TÜRKLERİ

Ermenistan, Güney Azerbaycan ve Türkiye’nin Kars-Iğdır bölgesinde yaşamaktadırlar. 1926 yılında 6.000 nüfusa sahip olan Karapapaklar’ın bugün 50 binin üzerinde oldukları tahmin edilmektedir.

6- DAĞISTAN CUMHURİYETİ

Kuzey Kafkasya’nın en önemli bölgelerinden biri olan, Dağıstan, Rusya federasyonuna bağlı ve onun en güneyinde, 50 bin km. yüzölçümünde, yaklaşık üç milyona yakın nüfusa sahip özerk bir cumhuriyettir. Kafkasya mozaiğini en iyi yansıtan özelliğe sahip, ülkede çoğunluğunu Türk kökenli 35 etnik grup yaşamaktadır. Bu grupların en kalabalığı Avarlar olmasına karşılık, etnik grupların genel nüfus içindeki ağırlıkları son derece azdır. Bölgede etnik grupların birleşeni ırkı değil, inanç sistemi olan dinidir.  Bu yüzden ülkede en hâkim kimlik İslam olmuş. “İslam Milleti” ifadesi genel bütünlüğü tanımlamak için kullanılmaktadır.

Tarihte özgürlük mücadelesinin en yoğun yaşandığı toprak parçalarından biri olan Dağıstan’ın günümüzdeki stratejik önemi, başta Rusya, ABD, İran ve birçok batılı ülkenin ilgisini çekmektedir. SSCB’nin dağılmasının ardından tam bağımsızlık mücadelesi veren Dağıstan, hedefine varmak için barış, özgürlük ve kalkınma çabaları içindedir.

Dağıstan Cumhuriyeti, Kuzey Kafkasya’nın doğusunda yer alan dağlık bir bölgedir. Dağıstan, Kafkas ülkeleri arasında en yoğun nüfusa ve en geniş yüzölçümüne sahip bir ülkedir. Kafkasya’nın iki büyük doğal geçidinden birisi üzerinde bulunan Dağıstan, yüzyıllar boyunca bu stratejik öneminden dolayı birçok devletin işgaline uğramıştır. 13. yüzyılın başında Dağıstan, Moğol ve Tatarlar tarafından işgal edilmiş, daha sonrada Selçuklular, Osmanlılar ve İranlıların hâkimiyeti altına girmiştir. 1813 yılında imzalanan Gülistan Antlaşması’ndan sonra da Rusya’nın hegemonyasına girmiştir. Kafkas Savaşı sırasında (1817-1864) Kafkas Dağlıları sömürgeye karşı cihat hareketi yürütmüşlerdir. 20 Ocak 1921 tarihinde bölgede Dağıstan Sovyet Sosyalist Muhtar Cumhuriyeti Kurulmuştur. SSCB’nin dağılmasından sonra Dağıstan Özerk Cumhuriyeti bölgede varlığını sürdürmektedir.

7- BALKAR TÜRKLERİ

Balkarlar, Rusya Federasyonu’na bağlı Kabarda-Balkar Özerk Cumhuriyeti’nde yaşamaktadır. Büyük Kafkas dağlarının kuzey yamaçlarında ve ona bitişik Kabarda silsilelerinde yer alan Kabarda-Balkar Cumhuriyeti’nin başşehri 240.600 (1991) nüfuslu Nalçik’tir. Önemli şehirleri Prokhladny, Turna Aviz, Terek, Baksan ve Nartkala’dır. Kuzeyde Stavropol bölgesi, doğuda Kuzey Osetya Özerk Cumhuriyeti, güneyde Gürcistan, batıda Karaçay-Çerkez Özerk Cumhuriyeti ile sınırları vardır. Büyük Kafkas dağ silsilesinin en yüksek zirvelerini oluşturan Elbruz (5642 m.), Dihtav (5203 m.) ve Şahara (5068 m.) cumhuriyetin güneyinde yer almaktadır

Balkarlar’ın (Balkarlılar/Malkarlar) menşei hakkında çeşitli görüşler ileri sürülmüşse de bu toplulukların esas unsurunu Hun, Bulgar, Hazar ve Kıpçak Türkleri’nin teşkil ettiğini tarihî, antropolojik ve sosyolengüistik araştırmalar ortaya koymaktadır. Ancak bölgede yaşayan diğer etnik grupların da topluluğun oluşmasında etkilerinin bulunduğu muhakkaktır. Kendilerini Tavlu (dağlı) olarak adlandıran Karaçay ve Balkarlar dil, örf, âdet, din, içtimaî teşkilât, folklor, edebiyat ve tarih itibariyle tek topluluktur. Elbruz (Mingi Tav) dağının bir yamacında Karaçaylar, diğer yamacında Balkarlar yaşamaktadır. Coğrafî ayrılık dışında bu iki kardeş topluluk arasında önemli bir farklılık yoktur. XV. yüzyıla kadar Elbruz dağının doğusunda Bashan, Çerek bölgelerinde Karaçaylar’la birlikte yaşayan Balkarlar, Kabartaylar’la yaptıkları savaştan sonra Elbruz dağının batısına Kuban nehri vadisine göç ederek ana kitleden ayrılmışlardır. XVII. yüzyılda müslüman olan Karaçay-Balkarlar Hanefî mezhebine mensuptur. Karaçay-Balkarlar arasında İslâm dininin yayılmasında İshak Efendi adında Kabartaylı bir hocanın etkisinin büyük olduğu belirtilmektedir.

8- KARAÇAY TÜRKLERİ

Karaçaylar, Rusya Federasyonu’na bağlı Karaçay-Çerkez Özerk Cumhuriyeti’nde yaşamaktadır. Büyük Kafkas dağlarının batı bölümünde ve kuzey yamaçlarında yer alan cumhuriyetin başşehri Çerkesk’tir (120.000, 1931’e kadar Battalpaşinsk/Battalpaşa). Karaçay-Çerkez Özerk Cumhuriyeti’nin batı ve kuzeybatısında Krasnador, kuzeydoğuda Stavropol bölgeleri, güneyde Gürcistan ve Abhazya, doğuda Kabarda-Balkar Özerk Cumhuriyeti bulunmaktadır. Önemli şehirleri Uçkulan, Zeberde, Zelençuk ve Karaçay Şahar’dır (Karaçayevsk). Cumhuriyetin dağlık bir arazi yapısı vardır. Karadeniz’e dökülen Kuban ırmağı ve bu ırmağın kaynağını oluşturan Zelençuk cumhuriyetin topraklarının büyük bir kısmını sulamaktadır. Petrokimya, şeker pancarı, mısır, patates, arpa, ayçiçeği, hayvancılık (özellikle koyun yetiştiriciliği), et ve süt ürünleri, dağ turizmi, mineral kaynaklar, hafif makine sanayii cumhuriyetin en önemli gelir kaynakları arasında sayılmaktadır. 

Nüfusu yaklaşık 500.000 civarındadır ve % 30’u Karaçay (156.000, 1993), % 10’u Çerkez, % 45’i Rus, % 7’si Nogay, % 3’ü Abaza, % 5’i diğer azınlıklardan meydana gelir. Ayrıca çeşitli Orta Asya cumhuriyetleri ve Kafkasya’nın diğer cumhuriyetlerinde de yaklaşık 10.000 civarında Karaçay bulunmaktadır.

1860’tan itibaren bölgeyi ele geçiren Ruslar özel bir idarî sistem kurarak Karaçay-Balkar halkını ikiye böldüler. Karaçaylar’ı Kuban, Balkarlar’ı da Terek eyaletine bağladılar. 1873 ve 1900 yıllarında yeniden ayaklanma girişiminde bulunan Karaçaylar’ın toprakları ellerinden alındı ve bir kısmının Türkiye’ye göç etmesine izin verildi. Türkiye’ye göç eden Karaçaylar bugün yoğun olarak Konya, Eskişehir, Tokat, Kayseri ve İstanbul gibi şehirlerde yaşamaktadır. 1980’li yıllardan itibaren Türkiye’den Amerika Birleşik Devletleri’ne çok sayıda Karaçay göç etmiştir

9- TEREKEME TÜRKLERİ

Terekemeler , Oğuzların İran’a, Kafkasyaya gelen ilk Türk boylarıdır. Kuzey İran, Azerbaycan ve Gürcistan bölgelerine 11. asırda gelmiş, kendi içinde kapalı yaşamış ve Türk geleneklerini, şamanlığı sürdürmüştür. 

Orta Asya’da Terakime ismi, oğuz olarak değişmiş ve fakat Kafkas bölgesine gelen terekemelerde  aynı kalmıştır. 

Terekeme’lerin İslamlığı en sonra kabul ettiği söylenir.

Evliya Çelebi Tebriz şehrini anlatırken , ‘’Terekeme Türkmanı”nı anlatmış ve  onların lehçelerinden örnekler vermiştir.

Terekeme’lerin bir oğuz boyu olduğu kaynağında bu kadar açıkken , tarihçiler arasına farklı yorumlar olması anlaşılır gibi değildir.

Terekemelerin  en yoğun yaşadığı yer  Gürcistanda Borçalı  bölgesidir. Bu bölge 1801 de Ruslar tarafından alınmıştır. Bu sırada bölge kısmen göç vermiştir. 

1826-1828 Rusya İran savaşı sonrasında imzalanan Türkmençay anlaşması sonrasında ise terekemeler, Kars  Çıldır, Arpaçay, Iğdır, Ağbaba, Çaldıran, Sökmenova, Karaköse ve Taşlıçay’a göç etmişler. 1787-1789 Yani 93 harbinden sonra da edenler olmuştur. Bir kısmı da 1921 de Gümrü anlaşması ile ve mübadele sonucu  Kars bölgesine geldiler.

Halen Türkiye ‘ de 600 bin dolayında terekeme nüfus var.

KAYNAKLAR: Arama motorlarında yayınlanan çeşitli haber, makale, röportaj ve yayınlar.

Yorumlar (1)
Recep KOÇER. 11 ay önce
Teşekkürler sayın Müsteşarım; Sınırlarımızın dışında bırakmak zorunda kaldığımız soydaşlarımıza, Türkiye olarak el uzatmalıyiz onların dertleriyle, dertlenneliyiz bilhassa Topraklarından zorla sürgün edilen tüm soydaşlarımızın kendi öz yurtlarına yeniden getirilip yerleştirilmesi için gayret sarf edilmeli, Toplu Konut idaresi aracılığı ile konutlar üreterek, soydaşlarımızın öz vatanlarına yerleşmesini sağlamalıyız. İş insanları, kamu özel İşbirligi ile istihtama katkı sağlayacak yatırımlar yapılmalı. Eğitim, kültür, tarım, turizm, spor, alanlarında işbirlikleri geliştirilmeli. Ortak Tv. basın, yayın, alanlarında olabildiğince maksimum düzeyde ortaklıklar yapılmalı, nüfus artışı teşvik edilmeli, o bölgeden öğrenciler getirilip burslu olarak Türkiyede okutulmalidir.
12
az bulutlu