banner4
16.01.2024, 09:36

İRAN’DAKİ 1953 MUSADDIK DARBESİ

Muhammed Musaddık, 1882 yılında Tahran’da doğmuş, Paris Siyasal Bilimler Fakültesi’ni bitirmiş, İsviçre/Lozan Üniversitesi’nde Hukuk Doktorası yaparak Hukuk Doktoru ünvanını almıştır.

Anne tarafından Türk’tür. Annesi Orta Asya’dan İran’a göç etmiş Kaçar Hükümdarı Fethi Ali Şah’ın torunu Mülktaç Hanımdır. 1795’te Muhammed Ağa Han ile başlayan Kaçar Hanedanı Dönemi 1925’te Ahmet Şah ile son bulmuştur.

Şah Rıza Pehlevi döneminde 1951-1953 arası İran’da Başbakanlık yapmış, bu dönemde Rıza Pehlevi ile bir çok konuda ters düşmüş, aralarında iktidar çatışması hep olmuştur.

Sovyetler Birliğinin İran’da petrol aramasına ve çıkarmasına karşı çıkar. Başbakanlığı döneminde İngilizlere ait olan Anglo-Iranian Oil Company Ltd. Petrol şirketlerini millileştirince büyük tepkiler alır. Buna rağmen Rus, İngiliz ve Amerikan şirketlerini İran’dan kovar.

Bunun üzerine yönetimde etkili olan sermaye sahipleri, yazar, sanatçı vb kişilerin tepkileri yoğunlaşır. Oysaki Musaddık ülkelerinin sömürülmesi yerine, kaynakların ülkelerinde kalması gerektiğini defalarca kamuoyuna anlatmaya çalışmıştır. Çok sonraları bunların Sovyetler Birliği, İngiltere ve ABD tarafından bir şekilde (para vesair menfaat, daha fazla demokrasi vaadi, çocuklarının İngiltere veya ABD’de okutulması, yoksa komünizm gelir tehditleri vs vs) ikna edildiği ortaya çıkacaktır.

Musaddık’ın yabancı petrol şirketlerinin millileştirilmesi kararından sonra, İran, uluslararası piyasalarda petrol satmakta zorlanmaya başlar ve ülkede başlayan ekonomik kriz gün gittikçe derinleşir. Ülke, ekonomik krizle birlikte kaynamaya başlar. Olaylar gittikçe büyür.

Şartların olgunlaşmasıyla 19 Ağustos 1953 tarihinde darbeyle devrilir.

Ülkesinin Petrollerini ne Sovyetlere ne İngilizler ve ne de ABD’ye kaptırmak istemeyen, sahip oldukları rezervlerin ülkede kalmasını savunan Başbakan Musaddık, Vatana İhanetten yargılanmaya başlanır.

Darbede ABD ve İngiltere’nin katkıları, 2000 ve 2013’te ABD tarafından doğrulanmıştır.

Darbe ile olan ABD ilgisi 2000 yılında ABD eski dışişleri bakanlarından Madeleine Albright tarafından kabul edilmiştir. Amerikan Dışişleri Bakanı Madeleine Albright 17 Mart 2000’de yaptığı konuşmada “1953’te Birleşik Devletler İran’ın halk tarafından sevilen Başbakanı Muhammed Musaddık’ın iktidardan indirilmesini düzenlemede önemli rol oynadı” sözleriyle açıkça itiraf etmiştir. 

Daha sonra ABD başkanı Barack Obama da 4 Haziran 2009'da Mısır’da yaptığı konuşmada bu ilgiyi resmen doğrulamıştır. 

Son olarak 2013 yılında Amerikan Merkezi Haberalma Örgütü CIA darbedeki sorumluluğunu resmen kabul etmiştir.

1951 yılında dönemin İngiltere başbakan yardımcısı Anthony Eden’in, hükümete ve üst düzey bürokratlara danışmadan, akademisyen ve savaş döneminde casusluk yapmış bir kişi olan Robert Zaehner'i, Meclis üyelerini ve diğer önde gelen İranlıları rüşvet ve sair menfaatler yoluyla kontrol etmek suretiyle Musaddık’ı devirmekle görevlendirdiği yıllar sonra açıklanmıştır.

Darbe sırasında İngiltere Dış İstihbarat Servisi MI6’nın Tahran Büro Şefi olan Darbyshire, Zaehner'in faaliyetlerini anlatırken, "Büyük paralar harcandı. Büyük miktardaki paraları bisküvit kutularında saklayarak taşıyordu. Sanırım o sırada 1,5 milyon sterlini aşkın para harcamıştır." diyor.

Fakat Zaehner'in faaliyetleri başarılı olamıyor ve İran'dan ayrılıyor. İşte Darbyshire burada alternatif ve daha ucuza mal olduğunu söylediği bir planla devreye giriyor ve bu kez başarılıyor. Darbyshire yıllar sonra “Darbe 700 bin sterline maloldu. Biliyorum, çünkü ben harcadım bu parayı" diye açıklama yapıyor.

Darbyshire darbeyi ucuza mal ettiği için gururludur. Granada Televizyon kanalının “Bir imparatorluğun sonu: İran” adlı 1985 yılında hazırladığı belgesel için verdiği mülakatın bir yerinde de, İran ordusunun ülke dışında görevli bir komutanından çok hayati bir bilgiyi bir kilo Lipton çayı karşılığında sızdırdığıyla övünüyor. "İran'a gidemiyordu, onun için çay getirttim ve ona ödemeyi bununla yaptım" diyor.

Darbe operasyonunu üstlendiği Kıbrıs'tan yöneten, MI6 İran büro şefi Norman Darbyshire "Plan, kentteki (Tahran) radyo istasyonu ve bazı askeri birlikler gibi kritik noktaların Şah'a sadık olduğunu düşündüğümüz birlikler tarafından ele geçirilmesiydi." diye anlatıyor.

Vatana ihanet suçundan üç yıl hapse mahkûm edilen Musaddık, hayatının geri kalan bölümünü ev hapsinde geçirir ve 1967'de evinde göz hapsinde iken ölmüştür.

İran’ın bugünkü durumu ise malum..

Yorumlar (0)
12
az bulutlu