banner4
10.01.2020, 06:14

ÇOCUKLUĞUN TEKNOHAYAL ÜLKESİ

Her yetişkinin kendi çocukluğuna dair hatıraları vardır. Hepimiz zaman zaman da olsa kendi çocukluğumuzla şimdiki çocukların hayatları arasında bir kıyaslama yaparız
 Sözgelimi bizim kuşağın çocukluğu dışarıda oynayarak, bisiklete binerek, spor yaparak veya kumdan kaleler kurarak geçti. 
Geçmişte çocuklar hayal güçlerini kullanarak herhangi bir gerecin satın alınmasına gerek kalmaksızın veya ebeveyn gözetimi olmaksızın kendi oyunlarınıüretirlerdi.
Algılanan dünya doğa temelli ve basitti. Oysa günümüzde bu algı teknoloji lehine dönüşmüştür.
Boş zamanlarını arkadaşlarıyla sokakta oyun oynayarak geçiren çocukların dönemi kapandı. Yeni nesil çocuklar gözlerini dijital ortamda açıyor. Çocuklarımız doğrudan sanal dünyanın içerisinde doğdu. İnternet, bilgisayar, televizyon, cep telefonu onların birer parçası. Bu yüzden de her yeniliği bize göre çok daha kolay algılayıp öğreniyorlar.
Çocuklar gördükleri ve duydukları her şeyi öğrenmek, anlamını bilmek ister. Hayal dünyaları çok geniştir. Onlar, hayal kurarak her şeyi kendilerine bağlarlar. Oyunlarına hayali arkadaş, araba, hayvan gibi unsurlar katarlar vedünyalarını zenginleştirirler. Hayal kurarak oyun oynamak çocuğun gelişiminde önemli bir yere sahiptir. 
Onlara kitap okumak, sanat becerilerini geliştirmek, müzikle ilgilenmelerini sağlamak, onlarla birlikte oyun oynamak çocukların hayal dünyasını geliştirir. 
Bugün bunlara teknolojiyle ilgilenmeyi de eklemelidir. Zira teknoloji de hayali geliştirmektedir. Çocuklar için tasarlanan bilgisayar oyunları onların hayal gücünü geliştirmede önemli bir yere sahiptir. 
Hayal kurmak geleceği kurmaktır. William Russell “Büyük işler, büyük hayaller kuran insanlarca başarılmıştır.” der. Hayaller hayat tarlasına ekilen tohumlardır. Bu ekilen tohumlar emeklerimiz oranında gerçeğe dönüşür. Ama unutmayalım ki her şey hayalle başlar.
Hayallerinizin büyüklüğü yüreğinizin gücünüzü gösterir. Bir insanın gerçek gücünü anlamak için sadece yaptıklarına değil, yapmayı istediklerine de bakmak gerekir. “Hayaller bizim kim olduğumuzun aynasıdır” der Barbara Sher. 
Hayaller insanı motive eder. Peşinden koştuğunuz hayaliniz an gelir o sizin peşinizden koşar. “Hayallerini ve ideallerini bıraktıysan bari yaşamayı da bırak” der MarianAnderson. 
Ünlü bir heykeltıraşa öylesine muhteşem heykelleri nasıl yaptığını sormuşlar. O ise heykelin işlenmemiş mermer bloğun içinde olduğunu hayal ettiğini, zaten orada duran şeyi açığa çıkarmak için fazlalıkları yonttuğunu söylemiş. 
Hayali oyunlar oynayan çocukların oyun içinde ne kadar keyifli ve neşeli olduklarını sıkça gözlemleriz. Çocuklar kendilerine oyun oynama ve hayal etme fırsatları sağlandığı sürece hayal gücü ve yaratıcı düşünme becerilerini geliştirebilirler. 
Yaratıcı oyunlar çocukların hayal gücünü adeta ateşler. Onların iç ve dış dünyayla ilgili algılarını yönetir, başka kişilerin hayatlarını hayal etmeye zorlar. Onları farklı durumlar ile ilgili çözüm üretmeye ve yeni bir şey oluşturmaya teşvik eder. Hayal gücünü, çoğunlukla bir şey oluşturmak ya da bir problemi çözmek üzere kullanırız. 
“Hayal kuran çocuklarla, sadece ‘yapan’ çocuklar arasında ciddi bir fark vardır” diyor “Öğrenci Hayalleri Enstitüsü”nünkurucusu RussellQuaglia. Diğer öğrenciler ödevlerini tamamlamak veya öğrenci gruplarında yer almak için çok çalışırken, hayal kuranlar işin sırrını keşfederler…
İngiliz tasarımcı DominicWilcox, çocuklardan kendi buluşlarını resmetmeleriniister. Ardından çocuklardan gelen 600 başvuru arasından seçtiği yaklaşık 60 icadı üreticilere sunarak, hayata geçirilmesini sağlar. Bunlar arasında şu ilginç tasarılar vardır:
- 12 yaşındaki Henry Otomatik diş fırçasını icat etmiştir…
- 11 yaşındaki Leyla gözlerimizi asla rahatsız etmeyecek bir abajur tasarlamıştır…
- 10 yaşındaki Ameliya yemeğinizi soğutan fanlı çatal hayal etmiştir.
-11 yaşındaki Isaac'in patatesleri hem dilimleyen hem de kızartan icadı vardır…
- 11 yaşındaki Alex’inicadı ise arkanızda neler olup bittiğini gösteren bir gözlüktür…
Çocukların hayal gücünün hafife alınamayacağını düşünen DominicWilcox projeden söz ederken şöyle diyor:"Çocukların kendilerine ve çevrelerindekilere ait yenilikçi fikirler hakkında nasıl heyecanlandıklarını görmekten çok keyif aldım. Çoğu yetişkinin yaptığı gibi alıp buzdolabının üstüne asmak yerine, neden bir çocuğun fikirlerini hayata geçirmek için çaba harcamayalım ki?"
Sadede gelelim… Sorgulayan,  araştıran,  üreten vehayal edip yeni buluşlar yapabilen bir neslin yetiştirilmesi için elimizden gelen gayreti göstermeliyiz.Çünkü, “Geleceği, hayal kurmayı bilen çocuklar kuracak”.
 

Yorumlar (0)
12
az bulutlu