banner4
09.12.2022, 00:36

GÜNEYBATI KAFKAS GEÇİCİ HÜKÜMETİ

30 Ekim 1918’de yapılan Mondros Mütarekesi’yle Osmanlı Devleti yıkılıp, orduları terhis edilip tamamen tarihe gömülmeye doğru sürüklenmeye başlayınca, emperyaller Osmanlı Devletinin topraklarını paylaşmak derdine düşerken, bölgedeki Türk ve Müslüman ahali de, aksi takdirde başlarına gelecekleri tahmin ettikleri için, özgür ve bağımsız olarak ayakta kalmanın çarelerini aramaya başladılar.

3 Kasım 1918’de Kars, Ardahan, Batum, Ahıska ve civarı bölgeyi içine alan Ahıska Geçici Türk Hükümeti; Iğdır ve Nahcivan ile civar bölgeleri içine alan Iğdır Merkezli olarak da Aras Türk Hükümeti kuruldu. Aynı şekilde Kafkasya’daki diğer bazı bölgelerde de yeni Türk Hükümeti kurulması çalışmaları da son aşamaya gelmişti.

15 Kasım 1918’de 1. Kars Kongresi, 30 Kasım 1918’de 2. Kars Kongresi düzenlenmiş ve 2. Kars Kongresinde, Ahıska Geçici Hükümetinin ismi Kars İslam Milli Şurası olarak kabul gördü ve bu şekilde değiştirildi.

Müdafa-i Hukuk Cemiyetlerinin ilki olan Kars İslam Milli Şurası, Kepenekçi Emin Ağa (Emin Ağa Borçalı) ve Piroğlu Fahreddin Bey Başkanlığında kurulmuştur.

Bu yıllarda, Osmanlı bakiyesi olan tüm o bölgelerde, öncelikle ahali örgütlenir. Milli Müdafa Cemiyetleri kurulur.

Ekim 1917’deki Rus Bolşevik devrimiyle Ruslar ordularının ekseriyetini bölgeden çekseler de, Kars ve civarı bölgelerden tamamen ellerini çekmemişler ve kısmi de olsa Rus işgali ve etkisi daha devam etmekte idi. 

Ruslar tamamen çekildikleri bölgelerde de Ermenileri desteklemekte ve hatta tahrik etmekteydi. Bölge, Ruslar ve İngilizler arasında nüfuz, etki ve kontrol alanları haline getirilmeye çalışılmakta ve adeta bu 2 ülke arasında rekabet yaşanmaktaydı.

17-18 Ocak 1919’da Dr. Esat Oktay Bey Başkanlığında toplanan kongreye, tüm o bölgelerden 131 delege katılmış ve Kars İslam Milli Şurası’nın adı 18 Ocak 1919 tarihinde Kars merkez olmak üzere Cenubî Garbî Kars Geçici Hükümeti olarak değiştirilmiş ve akabinde Bağımsız Kars Türk Cumhuriyeti ilan edilmiştir. 

Yeni Hükümet, Mondros Mütarekesini tanımadıklarını, kendilerinin yeni bir cumhuriyet olduğunu dünyaya ilan ederler.

Elviye-i Selâse olarak adlandırılan Kars, Ardahan ve Batum’u da kapsayacak şekilde ve Kars hükümet merkezi olmak üzere, Kars, Batum, Ahıska, Nahcivan, Artvin, Ardahan, Iğdır, Gümrü, Acara, Culfa, Orduabat bölgelerini kapsayan bölgeyi, yeni hükümet hükümranlık alanı olarak ilan etmiştir.

Bu bölgeler Mondros Mütarekesinden sonra Osmanlı Devletinin egemenlik alanlarından çıkan bölgelerdi. Bu nedenle de amaç, bağımsız ve mümkün olduğunca geniş bölgeyi içine alacak ve bölgedeki Müslüman Türk ahaliyi kapsayacak şekilde yeni ve bağımsız bir devlet kurmaktı.

Kars Türk Cumhuriyeti ilan edilince, Iğdır Merkezli olarak Emir Bey Ekberzâde Başkanlığında kurulan Aras Türk Hükümeti de bu hükümet içerisine dahil oldu.

Rusların bölgeden çekilmesiyle birlikte, yine de Rus nüfuzu/etkisi devam etmekteydi. Ruslarla anlaşan İngilizler bölgede yeni kurdurdukları Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti hükümeti içerisine bu bölgeleri de dahil etmenin gayreti içerisinde idi. İşte bu nedenlerle Kars Türk Hükümeti kurulmuş ve bölgeyi Rus ve İngiliz destekli Ermeniler tarafından oldu bittiye getirilerek ilhakının da önüne geçmişlerdir.

Başkanlığa Cihangirzade İbrahim Bey seçilmişti. Cihangirzâde İbrahim, kardeşi Hasan Beyle birlikte Teşkilatı Mahsusa üyesiydi ve Osmanlı ordusunda savaşmış bir cengaverdi.

Halk oyuyla 131 milletvekili seçilir. 12 üyeli bir Bakanlar Kurulu kuruldu. 18 maddelik bir anayasa hazırlandı.

Bayrağı yatay olarak yarısı yeşil zemin, diğer yarısı kırmızı zemin üzerine beyaz ay yıldız’dı. Para birimi Osmanlı Lirası idi.

Rus Çarlığı yıkılıp Bolşevikler gelince, Ruslar bir süre sonra bu bölgelerden çekilmişler, Rusların boşluğunu hemen İngilizler doldurmuştu.

İngilizler başlangıçta kısa bir süre yeni kurulan bu devlete göz yumsalar da, daha sonra Ermenilerle işbirliğine giderek ve bölgedeki tüm azınlıkları da örgütleyerek şiddet hareketlerine giriştiler.

Ancak, İngilizler bu şekilde amaçladıkları hedefe ulaşamayacaklarını anlayınca, 19 Nisan 1919’da başta hükümet merkezi olan Kars olmak üzere bölgeyi işgal ederler. 

Hükümet Başkanı, Bakanlar Kurulu Üyeleri ve milletvekillerini tutuklayarak Malta’ya sürgüne gönderirler.

İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Somerset Arthur Gough-Calthorpe Kars Türk Cumhuriyetinin lağvedildiğini ilan eder. Peşinden tüm bölgeyi Ermenilere devreder. 

Bu aşamadan sonra Türk ve Müslüman ahaliye türlü zulümler başlar. Bu süre tam 1,5 yıl sürer. 1920 sonbaharında Kazım Karabekir Paşa ordusuyla gelip bölgeyi işgalden kurtarır.

Nahcivan halkının işgale direnmesi ve Kazım Karabekir Paşa’nın ordusuyla yardıma gelmesiyle Nahçivan tamamen ruslaşmaktan veya ermenileşmekten kurtulur. 

Daha sonra Sovyet Rusya’yla yapılan Kars Antlaşmasıyla Kars, Ardahan, Iğdır gibi bölgeler Türkiye’ye; Batum ve Ahıska bölgeleri Sovyetler Birliği sınırları içerisinde kalan Gürcistan’a bırakılır. Nahcivan, Türkiye’nin garantörlüğüne geçer ve bu anlaşma halen daha geçerlidir. 

Neticede, o dönemde verilen mücadeleler, kısa ömürlü olsa bile kurulan devletler, bölgede yaşayan Müslüman halkların zulüm görmesini bir nebze olsun engelleyebilmiş ve buna ilaveten bölgede yaşayan Osmanlı bakiyesi soydaşlarımız tamamen yok olmaktan kurtulabilmişlerdir.

Keşke gücümüz daha fazla olsaydı da, o devletlerin ayakta kalmasını, uzun yıllar Sovyet Rus çizmeleri altında çile çekmiş Ahıska, Batum, Nahcivan gibi bölgelerin de çile çekmeden, daha sonra Türkiye Cumhuriyeti ile (Hatay örneğinde olduğu gibi) birleşmesini sağlayabilseydik. Bu husus da içimizi acıtan ayrı bir konudur elbette..

ÜŞÜYENLER

Bilir misin gardaş Türk illerinde 

Havada yıldızlar, dağda kar üşür. 

Tutsak soydaşların türkülerinde 

Dört mevsim ötede bir bahar üşür.

Ezanlar buz tutmuş minarelerde! 

Yaylalar dermiş ki: Töremiz nerde? 

Yolların hasretle bittiği yerde 

Her dağ yamacında bir mezar üşür.

Ses verir aktıkça, ağlarcasına 

Göl olur gözyaşı gönül tasına,

Her sabah kuşların uyanmasına,

Her köyün bağrında bir pınar üşür.

Kara pas bağlamış ozan dilleri 

Ayıya in olmuş Bozkurt illeri. 

Ulu Tanrısı’na açmış kolları 

Kökü Türklük olan bir çınar üşür.

Abdurrahim KARAKOÇ

Yorumlar (0)
12
az bulutlu