banner4
22.02.2021, 12:21

DÜNYA HIZLA NEREYE GÖTÜRÜLÜYOR?

Dünya, son yıllarda çok hızlı bir şekilde bir yerlere evriliyor. Düne kadar birçoğumuz ihtimal vermesek de ve komplo teorileri desek de, bugün birçoğumuz olanları görünce, olacaklara galiba doğru/olabilir demeye başladık. Bu makalemizde, bu hususları genel olarak ele alacağız.

Özellikle son yıllarda çokça yazılıp çizilen, üzerinde çokça tartışılan gelecek tahminlerinin başında, küreselizm, sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, dijital tek dünya devleti gibi kavramlarla tanımlanan olgular var.

Çok değil, son 1 yıla bakın, neler değişti: Evlere hapsedilmeye alıştık, asosyalleştik. Yüzyüze eğitimden online eğitime, manuel çalışmadan online çalışmaya, manuel ticaretten online ticarete geçtik. Ve sadece  1 yılda alıştık ve alıştırıldık bunlara. Dikkat ederseniz hepsinin ortak paydası: asosyal ve online yaşam.

Şimdilerde aşı tartışılıyor. Ve yine şimdilerde, aşı taraftarları ile aşı karşıtları oluştu tüm dünyada. Yine bir taraf, diğerini komplo teoriciliğiyle itham ediyor. Aynen daha birkaç yıl önce olduğu gibi. Bazılarımız da, aşıya evet ama, falanca ülkenin aşısına evet diyor. 

Bir de aşıya tamamen karşı çıkanlar var. Haklı bile olsalar, en sonunda aşıya razı olacaklar. Nasıl ki bugün HES Kodu olmadan otobüse-uçağa-trene binilemiyor, AVM’lere ve kamu kurumlarına girilemiyorsa, yakında aşısız da girilemeyecek. Bugünlerde dünyada “aşı pasaportu” uygulaması konuşuluyor. “Aşı pasaportu”nuz yoksa, artık seyahat de edilemeyecek yakında. Yani insanları aşı olmaya mecbur bırakacaklar.

Sahi, bir aşının 10-15 yılda kullanıma hazır hale gelebileceği konuşulurken, ne oldu da 1 yılda kullanıma hazır hale geliverdi. Bu dikkat çekici değilmi? Virüsü çıkaranlar, aşıyı da hazırlamışlarmıydı yoksa? Ve bugün tüm dünyayı baz aldığımızda, aşı için harcanacak toplam para 100 milyar dolarlarla ifade ediliyor. Yani hem insanları yola getirdiler, hem de kasalarını doldurdular. Bir taşla birkaç kuş.

Tüm bu olanlara dikkat ederseniz, hepsi son yıllarda adeta jet hızıyla gerçekleşiyor. Sadece birkaç yıl önce aklımıza, hayalimize gelemeyecek olan ve bize böyle böyle olacak diye söylense idi ciddiye bile almayacağımız olayları bugün yaşıyoruz.

Burada isimlerini zikretmemizin doğru olmayacağı, çok sayıda tıp doktoru, siyaset bilimci, toplum bilimci, psikiyatrist, ekonomist, eski istihbaratçı gibi Türk veya yabancı analistlerin YouTube’da konuşmalarını sizler de dinlemişsinizdir. Aynı şekilde, yerli-yabancı çok sayıda rapor, makale vb yayınlandı, okumuşsunuzdur.

Peki, bu konuşulanları, yazılıp çizilenleri toparlayıp değerlendirerek, oluşturulmaya çalışılan büyük resmi okumaya çalıştığımızda, önümüzdeki yıllarda başka neler olabilecek? ve bugünkü olanlar yakın gelecekte nelerin olacağının işareti sizce?

Sosyallik ve fiziki temas/iletişim bitti bitiyor. Yüzyüze eğitimden, ticarete kadar çok şey artık tamamen online olacak.

Dünya nüfusunun, aşılar vasıtasıyla önce artışı durdurulacak, sonra en azından yarı yarıya azalması sağlanacak. Bunun yöntemi, aşılar vasıtasıyla kısırlık yaratmak suretiyle olacağı yönünde. Bu iddialar ne kadar doğru göreceğiz.

Bunu yaparken, topluma katkısı olmayan vasıfsız insanlar, kronik veya genetik/irsi hastalıklılar, yaşlılar öncelikle azaltılacak.

Devamında, insanlar da dijital olarak kontrol edilmeye başlanacak, bugünlerde daha cılız düzeyde olan zihin okuma alanında oldukça ciddi mesafeler alınacak ve muhtemelen sıfıra yakın hata ile bu başarılacak.

Adına “üstün insan” denilen yeni bir nesil yetiştirilmeye çalışılacak. Bu tür insan, beynine gelecek komutlarla hareket edecek, bir bakıma etten-kemikten mamul yani fizyolojik yapıya sahip ama, esasen bir robot olacak. Bir bakıma, şimdilerde var olan yapay zekalı robot ile, mevcut insan arasında bir yerde, ama kendi kararlarını veremeyen, sadece aldığı emirlere göre davranan bir insan.

Beslenme alışkanlıkları değişecek; şimdiki gibi yeme-içme usulünün tarihe karışacağını ve beslenmenin sıkıştırılmış gıda içeren hap gıdalarla beslenme şeklinde olacağını ve bunun da insanın fizyolojik ve psikolojik yapısını epey değiştireceğini düşünüyorum.

“Artırılmış gerçeklik” denilen olgunun hayatımıza gireceğine de inanıyorum. Gerçek dünyadaki çevrenin ve içinde yaşanmakta olan veya geçmişte yaşanmış herşeyin, bilgisayar tarafından üretilen, ses, görüntü, grafik ve GPS verileriyle zenginleştirilerek meydana getirilen canlı veya dolaylı fiziksel görünümü olarak tarif edilen “artırılmış gerçeklikle”, kaybettiğimiz aile büyüklerimizi, arkadaşlarımızı veya görmek isteyip de gidip göremediğimiz coğrafyaları, sesli ve canlı olarak ve bir gözlük takmak suretiyle izleyebileceğiz. Bunun bir denemesi, daha birkaç yıl önce Çin’de yapılmış ve bir anne kaybettiği çocuğunu gözlük yardımıyla karşısında izlemiş ve konuşmuştu.

Bugün alınan küçücük bir DNA ile, kişilerin artık tüm fotoğrafı ve hatta ses tonu bile ortaya konulabiliyor. Bu, artırılmış gerçekliğin kolay başarılabileceğinin göstergesi.

Önümüzdeki dönemde, dünyada olması muhtemel bu başlıkları daha da çoğaltabiliriz. Diyebiliriz ki, yakın gelecekte artık hiçbirşey eskisi gibi olmayacak.

Peki, bunda amaç ne? Ve bu projeleri gerçekleştirmeye çalışanlar kimler?

Amaç, kısaca hırs ve doyumsuzluk. Dünyanın, kendilerinin kölesi olmasını planlayan ve bugünlerde adına küreselciler denilen, sayıları bir elin parmaklarını geçmeyen gruplar ve kişiler: Rothschild, Rockefeller, Bill Gates, Elon Musk gibileri yani. 

Buna, iyi ile kötünün ya da şeytanilerle rahmanilerin mücadelesi de diyebiliriz.

Bu şeytaniler bütün hırslı ve doyumsuz planlarını yapadursunlar, asıl plan sahibi olan Allah c.c. nasıl bir plan yapacak görecekler. Çünkü, tuzak kuranların en iyisi ve hayırlısı Allah’tır (Âl-i İmran Suresi: 54. Ayet; Enfal Suresi: 30. Ayet).

Bizim yapacağımız nedir diye sorduğumuzda, ilim ve bilim alanında daha hızlı ve büyük adımlar atmak, çalışmak çalışmak çalışmak.

Bugüne kadar dünya üretti, biz verip parasını satın aldık ve kullandık: araba, uçak, telefon, bilgisayar, vs vs. Ama artık parasını verip satın alsak da, kullanması riskli, kullanılmaması da daha riskli ürünler çıkmaya başladı piyasaya: Aşı gibi mesela.

Bugünlerde çalışmak için laboratuvarlara kapanmazsak, gelecekte bizleri en iyi ihtimalle evlerimize kapatacaklar. Ve bu kez en az 3-5 nesil mahkum kalabiliriz..

Yorumlar (3)
Ülfer Cilve 3 yıl önce
Rabbimin gücüne erisemezler o ol derse olur
Yaşar Çiftçi Kimya Yüksek Mühendisi 3 yıl önce
Bu korona bitip normal yaşama geçsek bile teker eskisi gibi olmayacak gibi geliyor bana, koronodsn sonraki son bir yıl o kadar çok şeyi elimizden aldıki yak>n gelecekte muhtemelen insanların bir çok organının yapay hale geldiği bir dünya düzenine gidiyoruz gibi geliyor bana, yine çok güzel bir konuyu güzel kaleminizle irdelemişsiniz Saygıdeğer Müsteşarın kaleminize sağlık
Musa ARI 3 yıl önce
Kaleminize sağlık Sayın Müsteşarım. Saygılar
12
az bulutlu