YENİ NESİL EKREM

“Siyaseti kutsamıyorum, yeni nesil siyaset yapıyorum, kimse benden klasik siyasi tavırlar beklemesin” demiş.

Ortada bir davranış, bir de anlayış var.

Davranışta ülkenin en büyük nüfuslu şehrinin belediye başkanı, şehirde sel felaketi yaşanırken tatilde. Tatilini kesip geliyor ama sonrasında daha inanılmaz bir şey oluyor tatile geri dönüyor.

Görev süresinin sekizinci ayında ise 6 günlük izin yazısı yazıp yerine vekil bırakıyor. Elazığ’da deprem oluyor. Ölü sayısı 41.

Herkes gücü yettiğince yaraları sarmaya çalışıyor. Yardımlar toplanıyor. Arama kurtarma çalışmalarına katılıyor insanlar. Üzerine giydiği montu yardım kampanyasına gönderip, cebinde yeni aldığı emekli maaşını unutan bir teyzenin parası ve dekontu iade ediliyor.

Ülkenin en büyük şehrinin belediye başkanı, Ekrem İMAMOĞLU’da Elazığ’a gidenlerden. Fakat ertesi günü bir kayak merkezinden fotoğrafları paylaşılıyor. Ailesi ile planladığı tatilinden...

Davranışlar bu şekilde.

Anlayış ise bu davranışları sorulduğunda ortaya çıkan: siyaseti kutsamıyorum. Klasik siyasetçi tavrı beklemeyin. Kimseyi kandırmıyorum. Ailem benim özelim...

Kulağa ne kadar güzel gelen cümleler değil mi? Burası çok güzel de demiş, kayak merkezi için.

Davranış ve onun sebebi olan anlayış ülkeyi ikiye böldü. Hani yaptığını yanlış bulmuyoruz ama, karşı mahalleye koz vermeseydin diyenler var. Ne var ne oldu ki elleri ile enkaz kazacak değildi ya diyenler. Hatta gidenler geri mi gelecek diyenleri bile gördük yorumlarda.

Bu davranışa, bu anlayışa, davranışa katılan yorumlara katılamıyorum ben.

Neyin doğru, neyin ahlaki olduğunu acaba’ladığımızda yaptığımı yapıp. Herkes böyle davransa nasıl olur diye soruyorum.

Zor anlarda böyle mi davranılmasını isteriz?

Güzel yaşamak mi istiyorsunuz?

Kendiliğinden olmuyor o güzel şeyler.

Çalışmadan, üretmeden sürekli dinlenelim hali ile “güzel şeyler” nasıl olacak?

Birilerinin çalışması lazım. Bilim tatildeyken mi ilerleyecek?

Yeni nesil siyaset toplumsal acılara duyarsızlık, vurdumduymazlık anlamına mı geliyor?

Klasik siyasetçi yorumu var bir de.
Demokrasiyi kutsayıp, siyaseti kutsamam ben hali ise bambaşka bir çelişki zaten. Siyaseti olmayan demokrasi nasıl olacak?

İhtiyaç anında elinizdeki imkanlarla orada olmanızı geçtik. Umursama, dert edinme, vicdan sahibi olma halinde dahi sorun var.

Ortada bir anlayış var.

Yakında güzel şeylerle ilgili algımızı da değiştirecek.

Az kaldı.