SİYASET ÜZERİNE AFORİZMALAR-1
kitabımdan bir Buket;
*Hamaset karı doyursaydı, dünyayı hep ırkçılar yönetirdi.
(syf:11)
•••
*Siyasi liderlerin diyalogu, bir ülkenin resmi yüzüdür. Doğal liderlerin diyalogu ise, o ülkenin barış ve özgürlük aynasıdır.
(syf:11)
•••
* Devlet adamı; ülkesinde ve dünyada muhatap olduğu tüm sorunları ideolojik çatışmalara dönüştürmeden toparlayabilen adamdır.
(syf:11)
•••
Denizde balık olmak ne ise, toprağının özgür insanı olmakta odur.
(syf:12)
•••
*Genel yaşam içinde siyasetçiler hep günah keçileri olarak görülseler de; demagojileri, eksiklikleri, hataları, oportünistlikleri anlayışla karşılanabilir. Çoğu bir seçimliktir ve bugün var, yarın yoktur. Lakin bir bilim adamının, bir din adamının bilimin ve dinin temelinde tahrifat yapmalarına asla izin verilmemelidir. Onların sebep olacağı hasarlar toplumun her katmanında ruhsal yaşamları, jenerasyonlar boyu etkileyebilir.
(syf:14)
•••
*Yükseliş basamaklarını bekleme odalarında geçiren yalaka bürokrat, akademisyen ve danışmanlar; genelde lideri ve sorumluları kitlelere karşı mahcup ettiren unsurlardır. Bu tip insanları zamanında teşhis ve elimine etmek yine liderin ve ilgili yöneticinin görevidir.
(syf:14)
•••
*Normal günlerini *Nafika’da geçiren, zor günlerde de **Kasia’dan kolayca sıyrılan sistem farelerinin yaşayabildiği ülkede; barış, birlik, adalet ve demokrasi tohumları kurumsal olarak ekilemez, ekilse de biçilemez.
*Nafika: Tarla faresinin derinlikte yaptığı yuvası.
**Kasia: Tarla faresinin zor ve tehlikeli anlarda kaçmak için yüzeye yakın kazdığı ikinci yuva.
(syf:15)
•••
*Gelişmekte olan ülkelerde, Parti Devletini ele geçiren siyasetçiler genelde kısır avrat gibi, ardıl bırakmazlar. Siyasetten nitelikli, birikimli insan yerine, popülist ve mevsimlik insan ararlar. Elindekilerini ilk seçimde, aradıklarını, bir sonraki seçimde harcamak, onların temel karakteridir.
(syf:18)
•••
*Bir ülkenin üniversiteleri özerk kalmayı, sivilleri ve medyası özgürce düşünmeyi, iş insanları yatırımcı olmayı, siyasetçileri de yasamayı, yürütmeyi, yargıyı ve eğitimi sosyal adaletle kurumsallaştırmaya çalışıyorsa, o ülkenin her yerinde iç barış ve demokrasi kurumsallaşarak yol alır.
(syf:20)
•••
*Çok uluslu bir devlette yaşayan devletsiz ulusun siyasi ve kültürel örgütlerinin, kendi siyasi ve kültürel haklarını demokratik bir ortamda özgürce kullanmalarının güvencesi, o ulus devletin bizzat kendisidir.
(syf:22)
•••
*Devlet katında görev almakla devlet Adamı, para sahibi olmakla Burjuvazi, siyasi kariyer elde etmekle Siyasetçi olunmuyor. Bunların her biri demokrasiyi yaşatacak ve kurumsallaştıracak ayrı ayrı kültürlerin ürünüdür.
(syf:27)
•••
*Parlamenterist Bürokrasi Cumhuriyetinde bürokratların ortak düşüncesi şudur; “Biz hancıyız, siyasetçiler yolcu. Gelen her siyasetçiyi gidene kadar hoş tutmak, idare etmek bizim görevlerimiz arasındadır.” derler ve bunu uygularlar. Çünkü istisnaları hariç, bir siyasetçinin ortalama ömrü beş yıla, bir bürokratın ömrünün ise, otuz yıla endeksli olduğunu iyi bilirler.
(syf:27)
•••
Günümüzde, savaşan ve savaştırılan güçlere bakan her namuslu insanın içinden muhtemelen geçen şey şudur; Dünyayı hala barbarlar yönetiyor.
(syf:28)
•••
*Kürdler, yaşadıkları topraklar da "İslam’ın Kılıcı" olduğu kadar, artık Demokrasinin de Kılıcıdır. Onları, "Demokles’in Kılıcı" olarak göstermeye veya kullanmaya çalışanlar, er geç yanılacaklardır.
(syf: 29)
•••
*Halkın için, bal üreten arı ol, baldaki sinek olma!
syf:35)
•••
Bu ülkede adamın varsa, adam olmana gerek yok.
(syf:48)
•••
*Yeni veya yenilenmesi gereken haklar için, yasal direnmenin demokrasideki adı; sivil itaatsizliktir. Bu hak daraldıkça, kitleler direnmek ruhundan, isyan etme ruhuna yöneleceğinden yönetenlerin bu gibi toplumsal talepleri tetiklemeden, hassasiyetle değerlendirmelidir.
(syf: 85)
•••
*Devlet, bin bir suratla karşınıza çıksa da son suratı evraktır.
(syf:89)
••••••••••••••••••••••
