banner4
09.05.2020, 13:40

SALGIN-KITLIK VE SAVAŞ

Kıymetli okuyucularım aralık 2019 dan günümüze gelen ve muhtemeldirki uzun süre hayatımızdan çıkmayacak olan pandemikcorona(taçlı) virüs COVİD-19 ölümcül salgın ile yaşam ve mücadele sürecimiz devam edecek.Bir siyasetçi ve iktisatçı olarak ve dahi bir kamu yöneticisi olarak ben olayın insanlık tarihindeki pandemik örnekleriyle siyasi-iktisadi ve sosyal sonuçlarına değineceğim. Sonuçta bir bilim insanı ve tıp adamı gözüyle değil elbette. Önce ve kısaca insanlık tarihindeki ölümcül ve yaygın pandemik salgınları bir tanıyalım. Elbette her milletin ve devletin kendi kısa süreli bulaşları olmuştur.

Ben pandemikleri(KÜRESEL SALGIN) tanıtacağım kısaca:

1.Antoninus (Galen) salgını

MS 165-180 yılları arasında Roma İmparatorluğu'nda yaşanmış olan ve doğu seferlerinden dönen askerler tarafından getirilmiş salgın bir hastalık olan Antoninus vebası günde 2 bin kişinin ölümüne neden olmuş bilinen ilk büyük veba salgınlarından biri

2.Jüstinyen Vebası

541 yılında Konstantinopol'de İmparator Jüstinyen tahtta otururken Avrupa'da başlayan bir salgın önce Mısır'a oradan Filistin'e, Suriyeye ve oradan da Anadolu'ya ulaştı. JüstinyenKonstantinapol'a tüm giriş çıkışları kapattıysa da salgın hastalık askeri birliklerin şehre getirdiği malzemeler arasında yer alan fareler yoluyla girdi.

3.Kara Veba

1346 - 1353 yılları arasında meydana gelen Kara Veba salgınının 75 ila 200 milyon arasında insanı öldürdüğü düşünülüyor. Tam sayıları bilmek mümkün olmasa da özellikle Avrupa nüfusunun bu yıllarda yüzde 30 ila yüzde 60 oranda azaldığı belirtiliyor.

4.Amerikan yerlilerinin suçiçeği ile karşılaşması

15. yüzyılda Avrupalılar yeni dünyayı keşfetti. Amerika kıtasındaki yerliler ile temas eden Avrupalı kaşifler beraberlerinde getirdikleri virüs ve bakterileri buradaki insanlara bulaştırdılar.

Suçiçeği hali hazırda Avrupa'nın üçte birini öldürmüştü ancak bağışıklık sistemleri Avrupalılar gibi gelişmemiş olan ve ilaçları da yetersiz kalan Amerikan yerlilerinin hiçbir şansı yoktu. Milyonlarca insan öldü ve o dönem yerli nüfusun yüzde 90'ı yok oldu. Bu durum Amerika kıtasının Avrupalılarca kolonileştirilmesini son derece kolaylaştırdı.

5.Cocoliztli salgınları

16. Yüzyılda 'Yeni İspanya' adı verilen bugünkü adıyla Meksika olan bölgede görülen birkaç farklı hastalığın aynı dönemde oluşmasıyla yaşanmış salgın felaketi 'cocoliztli salgınları' olarak anılıyor.

Bugün yapılan incelemeler sonucunda balıklarda bulunan salmonella bakterisi kaynaklı olduğu düşünülen salgınların 1520 - 1576 yılları arasında toplamda 15 milyona yakın insanı öldürdüğü, Maya uygarlığı için sonun başlangıcı olduğu ve yıllar içerisinde günümüz Venezuela'sından Kanada'ya kadar yayıldığı sanılıyor.

6. Yedi farklı Kolera salgını

Uygarlık tarihimizde yedi büyük kolera salgını yaşandı ancak bunlardan en ölümcül olanı üçüncüsü olan ve 1852 - 1860 tarihleri arasında meydana gelen salgındı. Koleranın başlıca sebebi içme sularının kirlenmesi ancak sebebin bu olduğu üçüncü salgına kadar anlaşılamadı.

Uzun dönemler boyunca insan dışkıları ve atıkları aynı zamanda içme ve pişirme için kullanılan su kaynaklarına döküldü. Bunun büyük bir felaket haline geldiği yer ise o tarihlerde Hindistan oldu.

Bugün bile dünyanın en kirli nehirlerinden biri olan Ganj nehri 2011'de yapılan bir çalışmaya göre 100 mililitresinde 1,1 milyar dışkı bakterisi barındırıyor. Bu oran içerisinde yıkanabileceğiniz en kötü suda olması kabul edilebilecek oranın 500 bin katı. Hindular bu nehirde yıkanmanın kutsal olduğuna inanıyor ve günlük işlerinde nehir suyundan azami şekilde istifade ediyorlar. Bu nedele kolera bu bölgede sıklıkla karşılaşılan bir hastalık türü.

7.Birinci Dünya Savaşı sırasındaki Tifüs salgını

1914 - 1918 yılları arasında Tifüs bakterisini taşıyan bitlerin neden olduğu salgın savaşın beraberinde getirdiği bir olguydu. Avrupa ve Asya'da 25 milyon kişi hastalandı ve özellikle Sovyetler Birliği ülkelerinde 3 milyona yakın insan hayatını kaybetti. Batılı ülkeler salgına neyin neden olduğunu daha hızlı anladı ve bitlerden kurtulmak üzere önlemler alındı. Doğu ülkeleri ise daha geç önlem aldı ve bu nedenle dünyanın bu kısmında çok daha fazla sayıda insan hayatını kaybetti.

8.1918 İspanyol Gribi salgını

Birinci Dünya Savaşı'nı takip eden yıllarda 500 milyon insana bulaşan H1N1 influenza virüsü neden olduğu yüksek ateş ile dünya genelinde 50 ila 100 milyon arasında sağlıklı insanın ölümüne neden oldu. Bu sayı birinci ve ikinci dünya savaşlarında ölen insan sayısının toplamından kat kat daha fazladır.

Bu virüsü diğerlerinden ayıran şey saldırdığı bünyenin bağışıklık sistemi ne kadar güçlüyse ateşin de o kadar yüksek meydana gelmesiydi. İspanyol Gribi tarihteki en büyük felaketlerden biri olarak kayıtlara geçti.

9.1957 Asya Gribi salgını

Çin'de başlayan Influenza-A virüsünün ördeklerde mutasyona uğrayarak insana geçen bir hastalık olduğu düünülüyor. Asya Gribi olarak adlandırılan hastalık 4 milyona yakın insanın canına mal oldu. Aynı bulunan bir aşı ile salgının önüne geçildi. Bir yıl içerisinde 40 milyon kişi aşılandı.

Asya Gribi kitlesel aşılanmanın önemini ve etkisini gösteren en önemli örneklerden biri haline geldi.

10.HIV (AIDS) virüsü

20. yüzyılın ortalarında maymunlardan insana geçtiği anlaşılan HIV virüsünün saptanabilen ilk örneği 1959'da Kongo'da görüldü. Ne var ki, teşhisi ve adı ancak 1980'lerde konuldu. Son 30 yılda 36 milyon insanın hayatına mal olan virüsü kesin tedavi edebilecek bir çözüm hala bulunmuyor. Sadece önlem almak ve hastalığa yakalandıktan sonra ömür boyu ilaç tedavisi kullanmak gerekiyor.

SONUÇ:Her biri yüzyıllar süren bu pandemikler ünce üretimin sonra ticaretin durmasıyla sadece belli bir süre stoklarla hayatlarını sürdürdüler.Özellikle büyük kitlesel dini ve turizm amaçlı insan hareketleri durdu.Bu salgın krizleri sonucunda çok ciddi kıtlıklar oluştu.Fakir ve güçsüz devletler daha güçlü devletlerin siyasi ve ekonomik hegemonyasına girdi.Bunun yanında akıl ve bilimin üstünlüğü,teknolojik gelişmelerin arttığı görüldü Özellikle silah ve ilaç endüstrisi hızla gelişti.Özellikle büyük ve refah yaşayan devletlerle fakir devletler arasındaki ekonomik-sosyal uçurumun açılması ilekıtlıkların artması nedeniyle insanlar ne bulurlarsa yemeye başladılar.Artık bu onlar için yemek ve yaşam tarzı oldu.Böylecepandemik kısır döngü oluştu.İnsanlaryarasalarla,farelerle,yılanlarla,böceklerle, maymunlarla

yaşıyor, ölümcül virüsleri alıyor ve diğer insanlara ve toplumlara bulaştırıyordu.Dünya nüfusunun önemli bir bölümünü etkileyen uzun süreli küresel salgınlar var olan yapılarla etkileşerek ortaya kalıcı ve önemli sonuçlar çıkarabiliyor. Bugünkü küresel salgının da kısa vadeli iktisadi-sosyal-siyasal tahribatının yanında uzun vadeli sonuçlarının da olması beklenmelidir. Bu uzun vadeli sonuçları tartışmak için henüz erken olabilir. Ancak Covid-19 salgını daha şimdiden devlet müdahaleciliğinin boyutları ve kapsamı konusunda kalıcı sonuçlara yol açacak gibi gözüküyor.ve;

Sosyal ve ekonomik paylaşımın sağlanamaması sonucu ortaya çıkan bu kıtlık sorununa insanlık yeni kazanımlar elde etmek için her defasında yeni bir çözüm geliştiriyor:YENİ VE GERİ KAZANIM SAVAŞLARI

                                                       

Yorumlar (1)
Musa ARI 4 yıl önce
Eline sağlık.
12
az bulutlu