banner4
07.10.2022, 08:18

NEZAHAT ONBAŞI

1909 yılında Erzurum’da doğmuştur. Babası Hafız Halit Bey, Annesi Hadiye Hanımdır.

Annesini 1. Dünya savaşı yıllarında veremden kaybetmiştir. 

Çanakkale Cephesi 70. Alay Komutanı olan babası Hafız Halit Bey, 7-8 yaşlarındaki küçük kızı Nezahat’i emanet edeceği kimsesi olmadığı için, evladını beraberinde cepheye götürmek zorunda kalmıştır.

Henüz küçük bir çocukken, cepheyle tanışan Nezahat, savaş meydanlarında büyümüştür. 

İlk askeri elbisesini 1920 yılında (henüz 11 yaşında iken) giymiştir.

Savaş meydanlarında çok küçük yaşlarda ata binmeyi ve silah kullanmayı öğrenen Nezahat, 12 yaşındayken Onbaşı rütbesi ile taltif edilmiştir. 

Babası Halit Bey ile birlikte cepheden cepheye giden Nezahat Onbaşı, Çanakkale Savaşı, Konya Ayaklanması, Birinci İnönü Muharebesi, İkinci İnönü Muharebesi, Gediz Muharebeleri, Sakarya Meydan Muharebesi ve Kütahya, Afyon, Aydın ve İzmir’in kurtuluşunda çok önemli görevler üstlenmiştir. 

Daha 11-12 yaşlarındayken Gediz cephesinden kaçan askerleri durdurarak “Ben babamın yanına ölmeye gidiyorum, siz nereye gidiyorsunuz? Yoksa korktunuz da kaçıyormusunuz?” diye bağırarak konuşmasıyla askerleri geri döndürmüş ve birliğin toparlanmasını sağlamıştır. Bu hareketi üzerine Tümen Komutanı Ahmet Derviş Paşa tarafından Onbaşı Rütbesi ile ödüllendirilmiştir. 

İsmet (İnönü) Paşa tarafından kendisine Kurmay ünvanı verilen Nezahat Onbaşı, 30 Ocak 1921 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından da İstiklal Madalyası ile onurlandırılmıştır. Türk Ordusunun ilk ve tek Kurmay Onbaşısı olmuştur. 

Ancak Kurtuluş Savaşımız ve devamındaki Cumhuriyetimizin kuruluş aşamalarında kendisine madalyasının verilmesi unutulmuş, kendisi de bunu gündeme hiç getirmemiştir.

Savaştan sonra babası ile İstanbul’a yerleşmiş ve 1931 yılında İstiklal Madalyası sahibi Yüzbaşı Mehmet Rıfat Bey (daha sonra Atatürk’ün yaveri olmuştur) ile evlenmiştir.

Soyadı kanunu ile “Baysel” soyadını alan Nezahat Onbaşının, bu evlilikten 2 çocuğu dünyaya gelmiştir. Eşinin Atatürk’ün yaveri olması nedeniyle bir çok yere eşi ile birlikte gitmiş, Atatürk’ün çoğu zaman yakınında bulunmuştur.

Dolmabahçe Sarayı’nda düzenlenen devlet törenlerine ve balolara katılmış, o dönemin asker ve lider eşleriyle birlikte iyi ilişkiler kurmuştur. 

1974 yılında eşini kaybetmiştir.

Kamuoyu kendisinden, kendisinin vatana hizmetlerinden ve kahramanlıklarından, Samet Ağaoğlu’nun 1944 yılında yazdığı “Kuvay-ı Milliye Ruhu” isimli kitap sayesinde yeniden haberdar olmuştur.

Nezahat Onbaşının İstiklal Madalyasını fiziken teslim alamadan vefat etmesi nedeniyle, sonraki yıllarda, 2013 yılında Ozan Bodur’un yazdığı “Meclisin Unuttuğu Kahraman Nezahat” isimli kitapta konuya yer verilmesi üzerine, kamuoyu konudan yeniden haberdar olmuş ve TBMM Başkanı Cemil Çiçek Onbaşı merhum Nezahat (Baysel)’in torunu Şebnem Üçok’un kızı Gizem Ünaldı’ya İstiklal Madalyasını takdim etmiştir.

Kendisi de 24 Eylül 1994  tarihinde Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde hayata gözlerini yummuştur. Nezahat Onbaşı’nın cenaze defin merasimi askeri törenle gerçekleştirilmiştir. 

İstanbul Üsküdar’da Zeynep Kâmil semtinde bulunan Karacaahmet Mezarlığı’na defnedilmiştir.

Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun..

Yorumlar (0)
12
az bulutlu