banner4
29.03.2021, 21:41

MÜSLÜMAN ÜLKELER BOĞAZLARINA SAHİP ÇIKABİLSE!..

Süveyş Kanalında bir gemi karaya oturdu, dünya 1 haftada 10 milyar dolar zarar etti.

Dünya ticaretinin en az yarısına hitap eden önemli su yollarının önemli bir kısmı, halihazırda müslüman ülkelerin kontrolü altındadır. Bunların hangileri olduğuna bir bakalım:

-Ülkemizin kontrolündeki Çanakkale ve İstanbul Boğazları,

-Yemen ve Somali arasındaki Babül Mendeb Boğazı,

-İran-BAE arasındaki Hürmüz Boğazı,

-Malezya-Endonezya arasındaki Malakka Boğazı,

-Mısır’ın kontrolündeki Süveyş Kanalı,

-Kontrol ve egemenliği İngiltere ile birlikte Fas’ta olan Cebeli Tarık Boğazı,

-Singapur ile birlikte kontrol ve egemenlik hakkını kullanan Endonezya’nın hükümran olduğu Singapur Boğazı.

Bunlara, denizlere ve okyanuslara kıyıları bulunan müslüman ülkeleri de ilave edersek, müslüman ülkelerin dünya ticaretindeki etkinliğini daha iyi anlarız. 

(Ki bunlara Müslüman ülkelerin sahip oldukları petrol, doğalgaz, altın, elmas, bakır, vb gibi değerli kaynakları da ilave ederseniz, bunlar hepsi bir araya geldiğinde, bu devasa bir güç demektir.)

Bunlardan sadece Süveyş Kanalı 1 hafta kadar devre dışı kalınca, dünyanın ekonomik kaybının 10 milyar dolar olduğu açıklandı. Ve kanalı ulaşıma açmak için dünya seferber oldu.

Peki müslüman ülkeler birlik olabilse, yaratılacak baskıyı ve etkiyi düşünebiliyormusunuz?

Ama bu mümkün değil, en azından yakın dönemde. Müslüman ülkeler sömürülmeye, kullanılmaya ve hatta birbirleriyle savaşmaya devam ediyorlar. 

Kısacası, müslüman ülkeler midelerine giden boğazlarını daha çok ve daha leziz doyurmak için, ekonomilerini tarumar eden su yolu boğazlarına ve kanallarına sahip çıkamadılar ve halen daha çıkamıyorlar.

Peki neden?

1- Petrolün keşfi ve Osmanlı İmparatorluğunun yıkılmasıyla, müslüman ülkeler arasında sürekli nifaklar körüklendi.

2- Bu çerçevede, müslüman ülkelerin büyük çoğunluğunun başına, batılı efendilerine kayıtsız şartsız biat eden, yine o ülkenin içinden birileri getirildi.

3- Hem her bir ülkenin kendi içinde, bölünmeler ve düşmanlıklar oluşturuldu ve hem de ülkeler birbirlerine düşman edildi. Mesela Ortadoğu ülkelerinde, kendi içlerinde aşiretçilik ve mezhepçilik körüklenirken, Türkiye gibi demokratik ülkelerde ise zaman zaman sağ-sol ayrımı gibi konular zaman zaman da alevi-sünni şeklinde mezhep ayrımcılığı geliştirilip kökleştirildi ve sonra da birbirlerine düşman edildiler.

4- Ülkelerde, son 3-4 asırdır ısrarla yeni yeni mezhepler ve tarikatlar oluşturuldu, şişirildi, kökleştirildi ve daha sonra da birbirlerine düşman edildi. Sünnilik, Alevilik, Şiilik, Vahhabilik vs hep birbirleriyle çakıştırıldı ve çatıştırıldı. Ayrıca her ülkede, adına cemaat yada tarikat denilen 10’larca alt dini oluşumlar üretildi ve kullanıldı. Herkes kendi mezhebinin hak mezhep, diğerlerinin kafir olduğuna şartlandırıldı. 

5- Ülke yönetiminde bulunan kral, şeyh, şah, emir gibi ünvanlı yöneticiler, kendilerinin ve ailelerinin yerlerinde kalması ve şaşaalı hayatları devam edebilmesi için kendilerine batılı koruyucular edindiler ve bu efendileri için her türlü maddi-manevi tavizleri verdiler, vermeye de devam ediyorlar. Batılılar da kendilerini tepe tepe sömürmeye devam ediyorlar.

6- Batılı sömürgeciler, müslüman ülkeleri her yönden sömürmeye devam ederken, halkların uyanmaması için, bu ülkelerin kalkınıp gelişmesine müsaade etmeyerek, sürekli kendilerine bağımlı kalmasını sağladılar. Bunun sonucu, halk fakir ve çaresizlik içinde yaşamaya çalışırken, yönetenler ve aileleri lüks, şatafatlı hayat sürmeye devam ettiler. Ve halen de devam ediyorlar.

7- Burunlarının dibindeki İsrail, çölü tarım arazilerine dönüştürüp tarım ihracatçısı olurken, kendileri utançlarından doğrudan ürün ithal edemeyip, 3’üncü ülkeler üzerinden İsrail’den ithalat yapıyorlar. Sadece tarımda değil, her konuda İsrail 70 yılda büyük mesafeler aldı maalesef ama, müslüman Arap ülkeleri birbirleriyle ve bizimle uğraşmaya devam ettiler. Son birkaç yıldır da, Suudi Arabistan, BAE, Mısır gibi ülkelerin yöneticileri bizden korkularına ve efendilerinin talimatlarıyla İsrail’le barışma ve yalakalık kuyruğuna girdiler.

8- Yabancı dil öğretmek, daha iyi eğitim almak vb gibi nedenlerle, müslüman ülkelerin çocukları/gençleri alıp götürüldü; evet eğitildi öğretildi ama beyinleri de yıkandığından, ülkelerine batı hayranlığı ile döndüler. Ve farkında olmadan batılı efendilerine hizmete devam ettiler.

Bu nedenleri daha da çoğaltabiliriz.

Peki, yakın gelecekte neler olabilir? Neler, nasıl değişebilir?

Herşeyden önce, son yıllarda ve özellikle son 20-25 yıldan bu yana, TV, İnternet, sosyal medya vb gibi iletişim araçlarının da katkısıyla, halklar uyanmaya başladılar. İnsanlar eskisi kadar olanlardan habersiz değil ve bu nedenle yavaş da olsa bir kamuoyu bilinci oluşmaya ve gelişmeye başladı.

Her ne kadar, batılılar yani haçlılar son 2-3 asırdır, sömürüleri sayesinde epey birikim yapmış olsalar da, en azından önümüzdeki 20-30 sene sonrası için, artık mazlum ülkelerin daha doğrusu halkların kendi haklarına sahip çıkacakları anlaşılıyor.

Mazlum halkların adalet ve refaha kalıcı olarak kavuşabilmelerinin tek yolunun ise, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bizim özümüze dönmemizle mümkün olacağına inanıyorum. Bunun için de, bence bize bu tempomuzla bir 20 yıl daha lâzım.

Sonrası mı? Sonrası daha güzel olacak Allah’ın izniyle!..

Yorumlar (2)
Yaşar Çiftci 3 yıl önce
Kaleminize sağlık Saygıdeğer Müsteşarım, elde olmayan nedenden dolayı bir haftada 10 milyar dolar kaybeden batı ülkeleri, yarın herbiri güçlü ve istikrarlı birbiriyle barışık olduğunda irtado&uyu elinde oynatan haçlı batı ittifakını ne kadar zor durumda bırakacağınıda çok iyi bildiği için ortadoğuda birlik ve dirlik istemez, ister sinema filmi olsun ister gerçek hayat olsun başta ABD olmak üzere batı ülkeleri de enaryoyu yazar ve bize masal gibi izletir, bir zaman uçuk kaçık Mak kartınin kominizim korkusunu ABD soslu senaryolarla sinena perdelwlerinde tüm dünyaya izletmedimi bizim gibi ABD hayranı ülkelerde insanlar bir ABD liden daha Amerikan milliyetçisi olmadımı
Nurettin Cengiz 3 yıl önce
Elinize yüreğinize sağlık Sayın Müsteşarım.Saygı ve Selamlarımla.
12
az bulutlu