banner4
10.05.2021, 11:15

"Kudüs Tüm Dünyadır, Oradaki Müslümanlar Tüm İnsanlıktır"

11- Bana ait olan bu tapınak sizin için bir haydut ini mi oldu? Ama ben görüyorum neler yaptığınızı!' diyor Rab.

28- Bunun için onlara de ki: 'Tanrısı Rab'bin sözünü dinlemeyen, ders almayan ulus işte budur. Bana bağlılıkları yok oldu, bağlılıktan söz etmez oldular.

Yeremya (Jeremiah) 7

İsrail polisinin Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırısı sonucu Kudüs’ten yürek yakan görüntüler geldi yine. Kudüs’ü fiili başkent yapmak isteyerek sürekli gerilimi tırmandıran işgalci terör devleti İsrail, Mescid-i Aksa’ya girerek gaz ve ses bombaları, plastik mermiler kullanarak Müslümanlara saldırdı. Arkasını güçlü lobilere dayayan İsrail, “varlığını sürdürebilme adına” yine saldırganlaştı. Yine bir Ramazan akşamı canımız yandı, dünya izlerken. Ancak…

Bizler çekişip birbirimize düştüğümüz ve fitne ateşini söndüremediğimiz sürece daha çok yanar canımız. Birbirimizle veli olmayı terk ettiğimiz ve hatta birçoğumuz açıkça düşmanlık yaptığımız için daha çok yanar.  Bu düğüm ancak İslam’ın birleştirici gücüyle çözülür, bu yangın ancak birlik olduğumuzda söner.

Deccaliyet her durumda yaptığı gibi Kudüs konusunu da bir çatışma, karmaşa ve zulüm haline getirmek istiyor. Bir zamanlar herkesin güvenle dolaştığı, tarih boyunca dini özgürlüklerin hep garanti altında olduğu Kudüs’ü kan gölüne çevirmek istiyor. Deccal kan istiyor.

Dünyanın beşten büyük olması için İslam âleminin birlik olması şart. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan, 2018 yılında Yenikapı’da yapılan "Zulme Lanet Kudüs'e Destek" mitinginde İslam âlemine çağrı yapmış, "Tüm Müslümanlara diyoruz ki, gelin birlik olalım, zalimlerin karşısına tek yürek olarak çıkalım… Kudüs sadece bir şehir değildir. Kudüs bir semboldür, bir imtihandır, Kudüs kıbledir. İlk kıblemizi koruyamazsak son kıblemizin geleceğine güvenle bakamayız. Açık konuşmak gerekirse İslam dünyası Kudüs imtihanında sınıfta kalmıştır. Sadece İslam dünyası değil, tüm insanlık da sınıfta kalmıştır… İslam dünyasını içinde bulunduğu bu durumdan çıkarmak boynumuzun borcudur" demişti.

Çok doğru; Müslüman ülkeler-ki o da çok az bir kısmı- yıllardır İsrail’i kınamaktan başka bir şey yapmıyor. Müslümanların asıl yapmaları gereken, bir araya gelerek tüm güç ve imkânlarını dünya çapındaki bu dehşetli Deccaliyet fitnesine karşı seferber etmektir.

Önceki gün Sn. Cumhurbaşkanı Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, yine İslam ülkeleri başta olmak üzere tüm dünyayı, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya, Kudüs'e ve Filistinlilerin evlerine yönelik saldırılarına karşı etkili şekilde harekete geçmeye davet etti.

Sn. Erdoğan, paylaşımında, "Kudüs tüm dünyadır, oradaki Müslümanlar da tüm insanlıktır" başlığıyla şu değerlendirmede bulundu:

"Mukaddes şehir Kudüs'ün onurunu, şerefini, izzetini, haysiyetini korumak her bir Müslüman'ın boynunun borcudur. Mescid-i Aksa başta olmak üzere Kudüs'teki ibadethanelere ve Müslümanlara yönelik her saldırı aynı zamanda bizlere yapılmış demektir. Üç dinin kutsallarını barındıran Kudüs'ü vicdansız, ahlaksız, hukuksuz, saygısız saldırılarıyla kirleten zalimlere karşı çıkmak 'insanım' diyen her bireyin vazifesidir. İsrail devletinin saldırılarına sessiz kalarak veya kayda değer tavır ortaya koymayarak, dolaylı şekilde destek veren herkes orada yaşanan zulme ortaktır.”

İslam ülkelerinin birçoğunda yönetim, küresel güçlerin piyonu ve meşruiyetini halktan almıyor yazık ki. Oysa tek çözüm tüm Müslümanların, Kur’an’ın rahmet ve hidayeti altında, hiçbir ayrılık ve ihtilafa sapmadan kardeşlik ruhu içinde kopmaz ve sarsılmaz bir birlik haline gelmeleri.

Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin ve çekişip birbirinize düşmeyin, çözülüp yılgınlaşırsınız, gücünüz gider. Sabredin. Şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir. (Enfal Suresi, 46)

Ne kınamak ne lanet okumak değil çözüm. Allah’ın emrettiği “birlik olun” hükmü terk edildiği için belaların, felaketlerin ne boyutlara varabileceğini ve aczimizi görüyoruz. Mücadele topyekûn olduğunda, ancak o zaman Allah güç verecek. Kudüs imtihanımız bizim.

Her dinden insan için Kudüs mübarek bir şehir. Ve her dinden inançlı, samimi, vicdanlı ve sağduyulu insanların çatışmaya, kavgaya ve savaşlara sürükleyen sebeplerin ortadan kalkmasına vesile olmak için birlik olması lâzım. Kur’an da İncil de Tevrat da “Öldürmeyeceksin!” der çünkü.

Müslümanlar için Mekke ve Medine’den sonra en kutsal şehir olan Kudüs davası ve sevdası, inşa’Allah İslam aleminin üzerindeki şu ölü toprağını kaldırsın. Kudüs’ün özgürlüğü ve bizlerin Mescid-i Aksa’da kardeşlerimizle birlikte saf tutacağımız günler yakın olsun. Şahit et ya Rab!

“Ve kime karşı bütün bunlar

Masum insanlara karşı

Binlerce yıl oturdukları yurtta kalmak isteyenlere karşı

Ve kim tarafından bütün bunlar

Roma’nın, Babil’in, Asur’un ve Firavunların

Ve nice milletlerin zulmünü görenler tarafından

Zalime olan öcünü mazlumdan almak

Zalim olmak ve en zalim olmak

Ve artık ne İbrahim ne Yakup ve ne Musa var

Tersinden okunan Tevrat hükümleri

Karaya boyanmış Mezmurlar.”


(Alınyazısı Saati/Sezai Karakoç)

Yorumlar (1)
Memun Sekin 3 yıl önce
“Zalim olmak ve en zalim olmak.”
Özeti budur. Başka bir izaha gerek yok.
Elinize kaleminize sağlık.
12
az bulutlu