banner4
28.10.2019, 10:45

KOBALT MAVİSİ SESLER…

Kulaklarımda, garip, kobalt mavisi sesler, dindiler.
Ummadığım mekânların kapıları açıldı, yeni sesler.
Birden yerimden fırlayıp bir kurşun gibi, yeni seslere,  koştum.
Oysa her şey birer hayal mahsulüydüler. 
Yanılsama, olduğunu fark ettiğimde, geç olmamıştı.
Sabahın ilk ışıkları ile birlikte açtığım, amansız yaralar.
Hala kanamaktalar. 
Dünyaya bakışım, bir kadın çığlığı kadar, dayanılmaz.
Kör rüzgâr gibi, kalp atışlarım.
Ansızın bastıran sağanaklara benziyor, ilişkiler.
Sıkı sıkı sarıldığım sarmaşık gibi, arkadaşlıklar.
Hemen uzaklaştım, tütün çekmekten.
Birden göğe yükseldi, içimden kopan parça.
Uçtum,  hissediyordum.
Şeytan melek, nasıl olsa, fısıldadı.
Sesler,  dem ve Havva’nın suç ortağında.
Atladım, önüme çıkan her bahçe duvarından.
Aştım, kendim olan,  çöle yerleştim.
İnsanın hiçbir izinin belli olmadığı.
Bu parça, kum taneleri, samyeli, bendim.
Neden? İnsan olduğum için.
Bir şehvet tanrısı, kibir yüklüyüm.
Düşünceler, iç dünyamda kaybolma, kapılma istedim.
Kapıldım.
Çöl kumları, ince, kaybolacak şekilde, izler bıraktım.
Uzaklaştım, izler kayboluyordu. 
İzlerle birlikte, kayboluyordum.
Olması gerektiği gibi, oluyordu.
Oluyordum.
İnsan, kimdi ki?
Dünya denen çölde izler bırakmak.
İşaretler koymaya çalışmak. 
Koyabileceği tek iz, taşa bir isim yazmak.
Varlıkları, maddeleri bir araya getirmeye çalışmak.
Ne beceriksiz bir iş, boşuna oyalanmak.  
Gerekenin ötesine geçmek,  ispatlamak.
Apansız yok olmak.
Silinen yaşam, etten bürülü varlık, yaşamak. 
Bej renkli pıhtının dönüşümü, bakteri yuvası, bedeni, kutsamak.
Açmazlarla dolu varoluş mücadelesi, deli dövüşüne kalkmak.
Fahişe mekânlarını andıran düşünce akademileri, kürtaj olmak.
Düşünceler vahşi, vahşi kemirgen, yok olmak.
Yok  oluşu, varoluş mücadelesi göstermek, yanılmak.
Acımasız düşünceler, barındırmak. 
İnsan ruhunda; kutsal bakire gibi kullanılmadan bekletilen hayatlar, saklamak.
Cimrinin,  aymazın sevdası, paralanmak.
Gidiş levhaları  “Tek yön”.
Durma acısı, ağır darbe,  dinamitlenmiş sarp kayalıklar, umutların çöküşü, patlatılmak.
Çöl hayat, iz bırakma iddiası, bilinci yaralamak.
Var olma, aşkı gösteremeden, yataklık yaptıkları tarafından, yağmalanmak.
Büyük görünen serüven,  ani haber, yarıdan kesilip, kopmak.
Dost görünenler, paramparça, parçalanmak.
Kobalt mavisi sesler, aşka uyanmak.
 
Yusuf AKIN/28.10.2019/İzmir

Yorumlar (0)
12
az bulutlu