Son Dakika
banner1

Cumhurbaşkanı Erdoğan neden 'Refah' dedi... Hüseyin Kaya açıkladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP'nin 29. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, AKP yerine 'Refah Partisi' dedi. www.vasat.com sahibi ve yazarı Av. Hüseyin Kaya ilginç detayı köşe yazısında anlatıyor.

GÜNDEM 07.10.2019, 11:48
Cumhurbaşkanı Erdoğan neden 'Refah' dedi... Hüseyin Kaya açıkladı

VASAT’IN HİKAYESİ...

"Vasat" yayın hayatında on günü dolduruyor ve bu kadar kısa sürede beklediğimizden fazla bir ilgiye mazhar oldu.

Sosyal medyada @VasaTcom olarak twitter adresimiz faal durumda.

Kısa sürede Instagram, facebook, youtube adreslerimizi oluşturacağız.

“Vasat”in hikayesinden biraz bahsetmek isterim.

Gerçi reşit olduktan sonra bir yol bulmaya çalıştığımız zamanlarda da hep nasıl davranacağımız konusu bizi meşgul etmiştir.Hepimizin acaba dediği zamanlar olmuştur.Muarızlarında haklı olduğunu düşünmüşüzdür.Beğenmediğimiz bize göre çizginin dışındakilerinde doğru şeyler yaptıklarını içten içe kabul etmişizdir.

Hatırlıyorum üniversite yıllarında bunu çokça yaşardım.Sol öğrenci arkadaşların sömürü, emek, bağımsızlık kavramları altında yürüttükleri faaliyetlerde beni çeken yönler olurdu.Aynı şey milliyetçilerin o sade vatan ve millet sevgisine vurgu yaptıkları şeylerinde çok anlamlı yaşamın kendi pratiğinde bizi etkilediğini fark etmişizidir.Oysa birbirlerine düşman Kominist ve Faşist grublardı bunlar.Daha uç fikirlerinde ve bireylerinde iletişim kurulabilecek unsur ve özelliklerini biraz salimen/vasat düşünsek görebilirdik.Bizim gibiler ise çağın gerisinde kalmış bir taifeydik.Müesses nizam bizi ciddiye alınır bir kategori olarak bile görmek istemiyordu.Ama işin rengi başka olacaktı.Ben ciddiye alınmayan bu taifede hem ciddiye alınmayan hem de kimseyi ciddiye almayan biri olarak ortada/vasatta  bir yerde duruyordum. Kömünistlerle tartışıyor faşistlerle dostluk kuruyor bizimkilerle namaz kılıyordum.Solun ateşli devrimcisi Leylayı da gizli gizli seviyordum ahh sonrasında Leylanın da beni.Üstümde askeri parka altımda şalvarımla bir meczup/vasat gibi dolaşıyordum

Gerçi biz arada kalmış bir kuşaktık. Gençliğe doğru adım atarken dünyamızda soğuk savaş diye bir anlayışla her şey dizayn ediliyordu.Düzen soğuktu ama dünyamız ateş gibi yanıyordu.Her yere girip çıkıyordum dedim ya..Erbakan hocadan adil düzen dersleri alıp arada bir Mithatpaşa caddesinde Türkeş’in derslerini de takip ediyorduk.Uhud gazvesini okurken kaset çalarda Ahmet Kayadan “başım Belada çalıyordu.Yalan Söyleyen tarih utansın bir yandan ama Yalçın Küçük Kurtuluş Kayalı da ne diyor diye geride kalmıyorduk.Neyse uzatmayalım bir köşe yazsısı yazdığımızı unutmadan vasata dönelim.Yeşiller hareketi vardı 1991’de Ankara Maltepede bürokratlar, profesörler sanatçılar.Tanrıya tapmanın ilkel olduğunu söyleyip güneşe tapıyorlardı.Beni ikna için oraya götüren siyasallı ateist arkadaş Selin ile adamlara İbrahim kıssasını okuyup çıktım gürül gürül sobayla ısınıp güneşe tapan arkadaşlara.Çok komik şeyleri ihtiva etmesi açısından uzun uzun sözlü anlatacağım bu hikayeyi.

Yeri geldi diyelim.Vasat İbrahim’in hikayesidir.Bütün putları kırdıktan sonra baştayı en büyük putun boynuna asma durumuna vasat diyoruz işte.

Hılful Fudul, Hudeybiye Barışı, Medine Sözleşmesi, Çanakkale Zaferi, Kurtuluş Mücadelesi hepsi vasatın görünümleridir.Kıbrıs Barış Harekatı, 15 Temmuz Milletin direnişi de tabii.

Türk siyasi hayatı, bilim hayatı ve sanatı bir türlü vasatı bulmadı.

Bir deyim vardır ya,”iki arada bir derede kalmak”Tamda bu vasat olamamak.İki uç arasında gidip gelip dengeyi bulmak uyumu sağlamak diye izah etmiştik ilk yazımızda.

Ülkemiz gerçek olmayan bir algıyı varlığını sürdüren bir olgu olarak dayatan bir yapı olmaktan kurtulamamıştır maalesef.Vasatı yakalayamamıştır yani.

Olması gerekene dair bir yolculuğa çıkamazsınız bu ülkede.Oysa en azından anayasanın hukuk önünde eşitlik ilkesini uygulayabilirdik.

Ülkemiz her zaman olduğu gibi yine çok ciddi sorunlar sarmalından geçmektedir.Kendini bilen insanın olup bitenlere karşı tek bir ideolojik bakışı sınırlı heyecanı ve duygusu olmamalıdır.

İyiyi kötüden ayırabilme kabiliyetidir vasat.

Hükümetinde başarısını dilemek muhalefetteki belediyelerin iyi şeylerini desteklemek olmalıdır vasat tavır.

Cumhurbaşkanı İstanbul Belediye başkanı olduğu zamandaki kapatılan partisi Refahtan bahsetti Ak Pati diyeceğine.Nedense ilk sırada Ak Parti kurucularından bir çok adam otururken eskinin genel kurmay başkanı Akar’a düştü düzeltme işi.Bu durumu vasat bakışla yorumlayalım.Cumhurbaşkanı bir kaç yıldır işleri Refah Partili olduğu zamanki haleti ruhiyesi ile götürmeye çalışıyor.Çünkü kurduğu parti ve kurucularıyla kalben ve zihnen bir arada değiller.Dolayısıyla yanlışlıkla söylenmedi içindekinin dışa vurumu gerçekleşti.Bir de tabii yeniden toparlanma sürecinde çevreye geriye doğru da bir mesaj verdi.Bizim manayı ruhu yeniden ortaya çıkarmak gerek yönündeki düşüncelerimizin istemsiz dışa vurumu olarak görüyoruz.

Ordumuz Pınar harekatı düzenliyor vasat bir başarı duasındayız.Sayın Bahçeli tedavi görüyor vasat bir sağlık diliyoruz.

Tekrar küçük ama etkili vasat cephesine dönelim.Sitemizde ondan fazla daha yeni ama eskiden beri vasat fikirleriyle tanıdığımız yazarlarımız oluştu.Her şey kendiliğinden oluşuyor gibi.Tecellinin seyrindeyiz sanki.Çok yeteneki ve güzel insan yazarlarımız var.

Mustafa Everdi vasat kavramına ciddi eleştiri getirerek Başyazarımız olmayı haketti.İnanılmaz entellektüel bir birikimi olan ağabeyimiz.Kitapları var enfes okunası.Yıllar önce yazmış olduğu “Böyle Buyurdu Hukuk” gibi.Basın tarihinde yoktur.müessesenin kendisini itirazlarıyla yazılarına başlayan bir kişi.Vasat doğruya yönelik niyetin eleştirisine tahammül edebilmektirde.

Yine çok birikimli Yusuf Akın yaşamı ve önerileriyle aforizmalarıyla İzmirde yerel yönetimleri etkileyen bir isim.Okunası cümlelerin kahramanı.

Talip Hallaç ve Emre Baran Kılıç ağrı dağının heybeti ve Yunusun samimiyeti ile göreceksiniz sarsacaklar cemiyeti.

Mehmet Şahin gümrük müsteşarlığı yapmış iyi bir bürokrat ve bütüncül bir iktisatçı ve devlet adamı.Tecrübesini idrak eteceğiz ilerleyen zamanlarda.

Kemalettin İsaoğlu etkin bir sosyal medya uzmanı televizyon programcısı.

Erkul Erdem iyi bir Balkan uzmanı ve Aliya mirasçısı.

Osman Turna yıllardır tevbeyi felsefe yapmış tasavvuf üzerine çalışıyor.

İbrahim Gül hem yurt dışı tecrübesi ve akademik çalışmaları ve dahi çok dil bilmenin imkanları ile karşılacağız çok iyi bir çevirmen aynı zamanda.

Bir de oldu bittiyle vasata fiili dahil olan Mukadder Başeğmez abi.Düşüncelerini yolladığı metni alıp bir de fotoğrafla yazarımız yaptığımız vasatın sanatsal duruşu ağabeyimiz.Haberi olmadan yazarlarımızdan yaptık.Vasat bir duruşla hayırlı olsun dedi.

Vasat olarak Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal beyle, Yeniden Refah Partisi yöneticileriyle ,Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Beyle, Ak parti Sözcüsü Ömer Çelik Beyle düşüncelerimizi ve önerilerimizi aktardığımız görüşmeler yaptık.

Gözbebeğimiz ve vasat bir hukuk nizamının biricik sivil örgütü Huder pilotluğunda “Milletin irfanı ve Devletin Vicdanı”başlıklı söyleşi dizisini başlattık.İki ay sürecek olan bu program farklı siyasi bakışların konuşabilme ve bir vasata yaklaşma imkanını sağlayacak diye düşünüyoruz.

Herkes kendisini bir çok etnik, inanç ve ideolojik kategorilere ayrılarak tanımlıyor.

Bu yüzden diyoruzki;
“İnsan olmak dışındaki her şey bir iddiadan ibarettir.”

Vasat hayatımızın her alanında uyum ve denge sağlayarak huzur esintileri bırakacak bu diyarlara.

Vasatta kalınız.

Yorumlar (2)
Ahmet Hatipoğlu 4 yıl önce
Yayın hayatınızın ,problemlerimizin çözümüne , ülkemizin arzuladığı huzur , birlik ve beraberliğe yapacağı müsbet katkılara inanarak hayırlı olsun temennisinde bulunuyorum.
Ali Karaşoğlu 4 yıl önce
Çok beğendim. Sonuna kadar okudum. Bir şeylerin tekrarı değil...
12
az bulutlu