banner4
11.01.2020, 15:17

AŞKIN TILSIMI

Bir öğle vakti... 

Camın kenarında durdum bekliyorum.

Gözlerim, şiddetini arttıran yağmura kilitlenmiş durumda.

Sıcak tarçınlı sütümü yudumlarken duygularımın yoğun olduğu bir günü yaşıyorum.

Evet...

Tebessümlü, içimin kıpır kıpır olduğu bir gün değil. Lütfen siz içinizi kıpır kıpır tutun. 

İnsan ne kadar farklı.

Belki de farklı olan sadece duygularını yoğun ve nahif yaşayan insanlar.

Bu şekilde olmak, kendinizden farklı ruhları tanıdığınızda insanı zorlayan en büyük gerçek.

Ve bu gerçeği hissederken kendinize üzüntü veren durumları yaşarken, önem kattığınız insanların algılayamadığınız durumları, tırnaklarınızla duvar kazımaya benzer.

Hayat insanı öyle bir noktaya getirir ki. 

Vazgeçmek değildir bu. Bir gücün sizi duyması ve farklı hissettiğiniz bu boşlukları doldurması isteğidir. 

Evet...

Bazen gücünüz yetmez der... 

Konuya şöyle bir geçiş yapalım derim.

Vasat Sitesi yazarlarımızdan 

Emektar Hüseyin Kaya Hocamın

"Varlıkta Aşk Yok Aşktan Gayrı" 

yazısı, okuyup hüzünlü bir tebessüm ettiğim satırlarla dolu. 

Yazıyı okumalısınız. 

Aşk ve aşkın ruhumuza hissettirdikleri... 

İnsan olarak bakıldığımızda aşkı yaşayamayan aşkın derin özlemini hisseder. 

Aşkı yaşamayan var mıdır? 

Kimi aşkı karşılıklı hislerle yaşarken kimi ise tek taraflı aşkın esiri olur. 

Kimi  platonik dediğimiz bilinmezlikle yaşar aşkı. 

Gerçek aşk, evet tanımlanamayan bambaşka bir duygudur diyebiliriz. 

Normal gidişatı olan hayatımızda bize verdiği his "İşte o var ya! Hayatımda ya! Ben her şeyin üstesinden gelirim hissidir. " 

Ruh ve beden sanki aynı melodiyi tekrarlar. Her şeyi evet aşkla yaparsınız. 

Aldığınız bir hediyeyi seçerken ruhunuzda kelebeklerin dansı vardır. Yüzünüze yansıyan coşkulu bir tebessüm. İçinizde bir kıpırtı. 

Saatlerce sadece onu mutlu edecek bir hediyeyi gönderebilmek için posthanede bekleyebilirsiniz. 

Bu sizi hiç rahatsız etmez. 

Sesini duyabilmek için bahaneler ararsınız.

Yokluğunda sizinledir.

Gözlerinizi kapadığınız anda ellerinizle yüzünün her hattına dokunabilirsiniz. 

Yüzündeki gülümsemesiyle çekilen gözleri sizinledir. 

Bu aşktır. 

Bu hissedilenler çok güzel değil mi? 

Evet... Suzan Hanım aşk böyle hissettirir. 

İçinizden satırları okurken böyle geçer. 

Aşkın yalnız şöyle bir kör noktası vardır. Aşk yanlışları görmez. 

Öyle bir büyü içerisine kapılırsınız ki! 

Bir an gelir aşkın esiri olabilirsiniz. 

Mantığınız, benliğinizden uzaklaşmış olabilir. Farkettikleriniz doğrulardır. 

Sizse bir şekilde doğruları görmezden gelirsiniz.

Aşk evet tılsımlı bir büyüdür. 

Kimi zaman karşınızdakinin doğruları aktarmadığını bildiğiniz halde bu büyünün sizi acıtmasına izin verirsiniz. 

İnanın, kimse çok saf değildir aslında. 

Hayat öyledir ki bir an aşkın büyüsünde gidilen yolda zarflar teker teker açılır. 

Bir aşk farklı gizemli bir hikaye ile başlayabilir. Sizde bu yolda anlayamadan sürüklenebilirsiniz. Hayatta bazen her şey gizli kalabildiği gibi bazen saklananlar gizli kalmaz. 

Zarflar açıldıkça aşık olan kişi açılan zarflardaki sonuçlara aldırmaz olur. 

İşte aşkı en derinden parçalayan budur. Bir yandan içindeki güvenin darmadağın oluşu, kabullenmeme duygusu, bir yandan aşkın esiri olunuşu.

Lütfenn... 

Tam şu anda Yaradana dua... 

Hiçbirimiz böyle bir durumla imtihan olmayalım. 

Evet insan beşer şaşar. Ve asla ben bu duruma düşmem demeyin. 

Çünkü biz insanız. Nefsimizle imtihanımız.

Evett... 

Şairleri, şiirleri ile usta yapan aşk. 

İnsanı, kelebek gibi uçuran... 

Ansızın darmadağın yapan... 

Hem uçuran, hem acıtan. 

    Varlıkla Aşk Yok Aşktan Gayrı

"Toprakla su aşıktır, güneş buna şahit.

Ne sorgu ister ne de sual sorar. 

Aşk, varlığın kendisidir belkide" 

Yazarımız Hüseyin Kaya, ne kadar      

doğru ifade etmiş. Yüreklerimize    

dokunarak. 

Aşk geldiği gibi gider. Bazende hiç gitmeden usulca, sessizce kalbimizde yaşar. 

Bu dünyaya aşkla geldim, her şeyi aşkla tebessümle sevdim. 

Bir sevgiliyi, bir çiçeği, kocaman  gözleriyle bakan minik çocukları, 

elimi tutan bir yaşlıyı... 

Baktım ki ben hayatı aşkla sevdim. 

   Aşk, kalbimizde sevgiyle kalsın.

Yorumlar (60)
Tamer İPEKÇİ 4 yıl önce
Manevi aşka giden yol maddi aşkların tuzaklarla dolu dikenli yollarından geçer.
Aşkın en güzeli Yaradana olan muhabbettir.Kefen almak için kısa bir mola verilen dünyada misafir olduğunu bilmektir.
Kültürel erozyon yaşadığımız dijital çağda gönüllere hitap eden bir makele olmuş.
Emeğinize sağlık.
Tamer İPEKÇİ 4 yıl önce
Manevi aşka giden yol maddi aşkların tuzaklarla dolu dikenli yollarından geçer.
Aşkın en güzeli Yaradana olan muhabbettir.Kefen almak için kısa bir mola verilen dünyada misafir olduğunu bilmektir.
Kültürel erozyon yaşadığımız dijital çağda gönüllere hitap eden bir makele olmuş.
Emeğinize sağlık.
Serkan 4 yıl önce
Yüreğine sağlık çok güzel olmuş yazıların devamını temenni ediyorum
KADRİYE KAYAHAN 4 yıl önce
Suzancım aşk bukadarmı güzel anlatılır başlayış devam ediş ve maneviyata ulaşma kutlarım yazılarının devamını bekliyorum
Blaackadam 4 yıl önce
Cidden.. Aşk ancak bu kadar net ve ayrıntılı anlatılabilirdi. . Yüreğinize sağlık
Kenan KORALTAN 4 yıl önce
Kapat gözlerini ve bana bak ben diye gördüğün ne varsa o senin yokluğundur demiş şair..
Nazife Mercan 4 yıl önce
Yüreğine sağlık Suzan abla gerçekten okurken huzur buluyorum yazıların devamını diliyorum ablacığım Rabbim gönlüne göre versin inşAllah
Gökçe 4 yıl önce
Aşkı bu kadar güzel tarif edebilmek tam da senin gibi naif,duygulu,hayatı tümüyle kucaklayan birine ait olabilirdi. Yazın muhteşem, Aşkı iafede edişin tek kelime ile harika. Günümüz gençlerinin aşk sandıkları tamamen cinsellik içerikli ilişkileri beni ne kadar üzüyorsa bu yazı da o kadar içimi ısıttı. Hemen oğluma da gönderiyorum
Bütün Yorumları Görmek İçin Tıklayın
12
az bulutlu